Ne Zaman Gittik? Mayıs 2008
Neler Okuduk? 19.yy'da Paris'te yapılan bir fuar için geçici olarak inşa edilen kule 300m yüksekliği ile o zamanlar dünyanın en yüksek binasıydı. Bir fabrika kulesini andıran yapının şehri çirkinleştirdiği gerekçesiyle birçok insan yıkılması için protestalar düzenledi. Yirminci yüzyılda telgraf binası olarak kullanılmaya başlamasıyla son anda yıkılmaktan kurtulan Eyfel'in telekomünikasyona hizmetin yanısıra Paris turizmine katkısı büyük. Birinci, ikinci ve çatı katı bölümlerinden oluşan kulenin en güzel manzaralarının 2.kattan izlenildiği söylenmekte.
Neler Gördük? Gün aydınlığında demir yığınını andıran görüntüsüyle bizi hayal kırıklığına uğratsa da gece ışıklarında gönlümüzü almasını bildi. Dikkatimizi çeken başka bir nokta ise uzun bilet kuyruklarıydı. Merdivenlerinden tırmanmayı seçmekle pişman olmadık. Harika şehir görüntüleri her adımda bizi etkiledi. Kuşların altımızda uçtuğu kuleye gün batımında tırmanmakla hem gündüzü hem geceyi çoook geniş bir alanda izleme fırsatını bulduk.
Gideceklere Öneriler: Şehri tanımak ve yönünüzü anlamak için ilk gidişte yapılması gereken bir gezi. Yol yorgunluğunuzu uzun kuyruklarda bekleyerek atarsınız. Çoğu Parisli bu kuyruklar yüzünden bir kez bile çıkamamış kuleye. Tam turist merkezi. Zenginseniz sırada bekleme zahmetine girmeden Jules Verne adlı restoranda yerinizi ayırtın; başlangıçlara 60, şaraba ve ana yemeklere 100'er euro vermeyi göze alın. Birinci ve ikinci katlarda daha makul fiyatlarda kafe ve restoranlar da bulunmakta merak etmeyin. Yukarıda en az bir saat geçirin, hatta gün batımında gidin; atmosferi bir başka oluyor.
Harita
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder