tag:blogger.com,1999:blog-29667234218304542832024-03-13T11:48:07.119+00:00GezginGez gör paylaş!Baran Ozgulhttp://www.blogger.com/profile/12687880240315046105noreply@blogger.comBlogger65125tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-52503742648341400832015-06-25T21:17:00.004+01:002015-06-25T21:18:43.122+01:00Yeni Yazılar<a href="http://www.gezginanne.com/" target="_blank">GezginAnne.Com</a> isimli blogumda, 2012'den günümüze güncel gezi yazılarımı bulabilirsiniz.Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-67646449385177848422012-06-25T16:02:00.000+01:002012-07-31T21:13:18.630+01:00Empire State Binası, New York City<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-DHDOSZLTIDw/UBg4hqHq-MI/AAAAAAAAHo4/fd21AK3L5LM/s1600/IMG_5774.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="425" src="http://2.bp.blogspot.com/-DHDOSZLTIDw/UBg4hqHq-MI/AAAAAAAAHo4/fd21AK3L5LM/s640/IMG_5774.JPG" width="640" /></a></div>
<span style="text-align: center;"><br /></span><br />
<span style="text-align: center;"><b>Ne Zaman Gittik?</b> Haziran 2012</span><br />
<br />
<b>Neler Okuduk?</b> 1799 yılında 2600 Amerikan Doları karşılığında alınmış ilk sahibi tarafından binanın arsası. Üzerine otel inşa edilmiş ta ki 1930'da General Motors'un da sahibi satın alıp Empire State Building'i yapmaya karar verene dek. İnşaasında 3000 kişi çalışmış ve Mart ayında temeli atılan yapı Kasım ayında tamamlanmış 1930 yılında. 1961 yılında Lawrance A. Wien 65 milyon dolar karşılığında binayı satın almış. 2002 yılındaysa toprak sahibi Peter L. Malkin binanın tümünü satın alarak hem yönetimini hem de sahipliğini yapmaya başlamış. 381 metre yüksekliğindeki 102 katlı binanın kulesi önemli günlerde özel ışıklandırmalarla aydınlatılıyormuş. Bu aralar Londra'daki 2012 Olimpiyatları nedeniyle ülkelerin bayrakları rengine bürünüyormuş. 11 Ağustos gecesi de Türkiye bayrağı renklerinde ışıklandırılacakmış Kuzey tarafı.<br />
<br />
<b>Neler Gördük?</b> Dünyanın en popüler gözlem binasının 110 milyon ziyaretçisi arasında biz de varız artık. Gece gidip görmeyi seçtik gündüz yerine. Bir uçtan diğer uca ışıl ışıldı her yer. 360 derece döndük kule etrafında; bir yönü esti rüzgardan duramadık, diğer yönünde sıcakladık. Birçok filme konu olan (King Kong, Sleepless in the Seattle gibi) binaya girip çıkmamız en azından bir saatimizi aldı. Gündüz ziyaretler daha uzun sürebiliyormuş. Asansörler süper hızlı doğal olarak. Bebeklisinden yaşlısına birçok insan gördük 102. katta. Ayrıntılı gezimiz <a href="http://www.gezginanne.com/2012/06/alaz-new-yorkta.html" target="_blank">bu linkte</a>.<br />
<br />
<b>Neler Yedik?</b> Binada lobide yeme/içme yeri var. Çantalarınız güvenlik nedeniyle didik didik aranıyor girişte. Girişin yan tarafında restoran ve bar mevcut. Yukarıda yeme/içme imkanı yok.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">
<b>Gideceklere Öneriler:</b> Sabah 8'den sabah 2'ye dek gezilebiliyor yılın 365 günü. En az yoğunluğun olduğu zaman sabahlarıymış. Yanınızda ceket bulunsun. Hava ne kadar sıcak olursa olsun yukarıda rüzgar sizi bezdirebilir. Fotoğraf makinesi ve varsa tripodununuzu alın. Gece giderseniz Times Square ışıklarının dansını izleyin. Geziniz için en az bir saati ayırın. Farklı bilet kategorileri var, gitmeden önce araştırın.</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-9yz9NjTT5AI/UBg5AWECalI/AAAAAAAAHpY/oVxneMpw7ik/s1600/IMG_5776.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="266" src="http://2.bp.blogspot.com/-9yz9NjTT5AI/UBg5AWECalI/AAAAAAAAHpY/oVxneMpw7ik/s400/IMG_5776.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-3IQ_1kxtYuw/UBg4tM0EjoI/AAAAAAAAHpE/QeHqEKMdvIE/s1600/IMG_5786.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="266" src="http://3.bp.blogspot.com/-3IQ_1kxtYuw/UBg4tM0EjoI/AAAAAAAAHpE/QeHqEKMdvIE/s400/IMG_5786.JPG" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-KCONS0d3HA8/UBg43i3IZJI/AAAAAAAAHpM/D0-KWEfRiko/s1600/IMG_5793.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="400" src="http://2.bp.blogspot.com/-KCONS0d3HA8/UBg43i3IZJI/AAAAAAAAHpM/D0-KWEfRiko/s400/IMG_5793.JPG" width="266" /></a></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0New York, Amerika Birleşik Devletleri40.7143528 -74.005973140.3292248 -74.637687100000008 41.0994808 -73.3742591tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-36198835301185091202012-04-30T09:58:00.000+01:002012-06-15T11:02:56.225+01:00Twin Peaks, San Francisco<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-IwB6KgGowQQ/T9r-3dAEBpI/AAAAAAAAHXU/yP_zckyfJlc/s1600/IMG_5046.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="266" src="http://3.bp.blogspot.com/-IwB6KgGowQQ/T9r-3dAEBpI/AAAAAAAAHXU/yP_zckyfJlc/s400/IMG_5046.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<b>Ne Zaman Gittik?</b> Nisan 2012<br />
<br />
<div>
<b>Neler Okuduk?</b> San Francisco merkezindeki 280 metre yüksekliğinde iki tepeden oluşur. Avrupalılar'ın kıtayı keşfinden önce Ohlone yerel halkı av takibi yapmak için kullanmış bu tepeleri. 18. yüzyılda gelen İspanyollar bu tepeleri 'Breasts of the Indian Maiden' diye adlandırmışlar ta ki 19. yüzyılda Amerikalılar Twin Peaks (İkiz Zirve) olarak yeniden isimlendirene dek. Batı kesimi sis ve güçlü Pasifik rüzgarlarını alırken doğu tarafı daha ılık ve güneşli olurmuş.</div>
<br />
<b>Neler Gördük?</b> Gün doğumunun en güzel izlendiği yer San Francisco'da. Şehri kuşbakışı görüp neresi nere diye anlamak için gidilmesi mecbur iki nokta. Heryer ve sis olmadığı zamanlar <a href="http://gezgin.ozgul.net/2008/03/alcatraz-kaliforniya.html" target="_blank">Alcatraz</a> ve <a href="http://gezgin.ozgul.net/2008/03/golden-gate-kprs-san-fransisko.html" target="_blank">Golden Gate Köprüsü</a> de görülebiliyor. Şehirden 20 dakika araba mesafesinde. Şehrin sokaklarında sıcaktan bunalırken, bu tepelerde güçlü bir klima esiyordu sanki üzerimize.<br />
<br />
<b>Neler Yedik?</b> Eskiden ilaç yaparlarmış bu tepelerden toplanan otlarla. Şimdilerde çeşitli çalı meyveleri yetişiyor ikliminden ötürü. Birkaç piknik yapan vardı manzaraya karşı. Dondurmacılar, sosisçiler, sandviç tarzı yiyecek satan büfeler var tepede aç ve hazırlıksız giderseniz.<br />
<br />
<b>Gideceklere Öneriler: </b>Aracınız varsa mutla bu panoramik manzarayı görmek için gidin. Park yeri sorunu olabilir; ama beklemeye değer bu paha biçilmez manzara için. Hem de ücretsiz! Yürüyerek tırmanabileceğiniz gibi bisiklet de kiralayabilirsiniz tabii sağlığınız yerinde ve idmanlıysanız. Yaz ortasında bunaltıcı bir hava da olsa üzerinize bir ceket hatta bere veya şapka alın rüzgardan ötürü. Sis olmayan bir günü veya saati tercih edin ki görüntünüz açık olsun.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-Htm4Vj5Awa0/T9r_F89Y6gI/AAAAAAAAHXo/NtHqQwSmgA0/s1600/IMG_5049.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="http://1.bp.blogspot.com/-Htm4Vj5Awa0/T9r_F89Y6gI/AAAAAAAAHXo/NtHqQwSmgA0/s320/IMG_5049.JPG" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-3wPtLEwwUEA/T9r-_B4TqdI/AAAAAAAAHXc/esEelrDsypU/s1600/IMG_5048.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="213" src="http://4.bp.blogspot.com/-3wPtLEwwUEA/T9r-_B4TqdI/AAAAAAAAHXc/esEelrDsypU/s320/IMG_5048.JPG" width="320" /></a></div>
<br />Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0San Francisco, Kaliforniya, Amerika Birleşik Devletleri37.7749295 -122.419415537.6745235 -122.577344 37.8753355 -122.261487tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-16760002414161679632012-03-15T10:53:00.000+00:002012-04-03T20:38:52.042+01:00Zürih Hayvanat Bahçesi, İsviçre<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-HOp5AWqLkVA/T3gkmAj4C8I/AAAAAAAAGjk/zqj6IKglo7g/s1600/IMG_2405.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="http://3.bp.blogspot.com/-HOp5AWqLkVA/T3gkmAj4C8I/AAAAAAAAGjk/zqj6IKglo7g/s400/IMG_2405.JPG" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<b>Ne Zaman Gittik?</b> Mart 2012<br />
<br />
<b>Neler Okuduk?</b> 1929'da kurulan hayvanat bahçesinde 300 türden fazla 2200 hayvan bulunmaktaymış. Zurichbergstrasse'de bulunuyor ve 6 numaralı tramvayın son durağında. Masoala Rainforest denilen bölüm Madagaskar iklimi, bitki örtüsü ve hayvan çeşitleri baz alınarak hazırlanmış ve toplanan bağışlar Madagaskar yağmur ormanlarının korunması için kullanılıyormuş. 365 gün ziyaretçilere açık.<br />
<br />
<b>Neler Gördük?</b> <a href="http://www.gezginanne.com/2012/03/alaz-zurihte.html" target="_blank">8 aylık bebeğe</a> özellikle değişik hayvan türlerini göstermeye çalıştım. Açık havada gezinirken maymunların çığlıkları ve oyunlarını, fillerin hortumlarıyla kendilerini tozlamalarını, erkek aslanın uyuyan dişi aslanlar çevresinde ağır ağır gezinmesini, penguenlerin heykel gibi dakikalarca kıpırdamadan durmalarını, develerin gürültülü tartışmalarını, leyleklerin yuvadan yuvaya atışmalarını, keçilerin nasıl beslendiğini, domuzların çamura bulanmalarını, çocukların oyun parklarında koşturmalarını gördük. Masoala Rainforest'ta ise, Madagaskar'a ait türde dev ağaçlar, bitkiler, şelale, dev kaplumbağalar, yanımızdan yürüyen lemur, tropikal kuşlar gördük.<br />
<br />
<b>Neler Yedik?</b> Neredeyse her adım başı bir büfe, piknik yeri veya restoran var. Çoğu ziyaretçiler çocuklarıyla piknik yapıyordu. Ben Penguenleri izlerken nutella ve muzlu krep yemeyi tercih ettim bebeğim uyuyorken. Bebek için de önceden hazırladığım yiyeceklerini bir piknik yerinde yedirdim. Zürih'te ise etin her çeşidi güzel, isteyene at eti bile var <a href="http://www.restauranteisenhof.ch/" target="_blank">Eisenhoff</a>'da masanızdaki tuğla üzerinde pişen. <a href="http://www.trymarket.ch/zeughauskeller/english/frame_start.htm" target="_blank">Zeughauskeller</a> ise şiş, patates tabağı ve dekoru için denenmeli.<br />
<br />
<b>Gideceklere Öneriler:</b> Havanın güneşli olduğu bir günü seçin. Şehir merkezinden 6 numaralı tramvay sizi oraya götürür. Araç park yerleri mevcur. Öğleden sonra çok sayıda çocuk ziyaretçi oluyor, öğleye dek sakin. Masoala yağmur ormanı bölümünü gezerken sıcaklayabilirsiniz, katlı giyinmenizde fayda var. Her adım başı tuvalet, bebek bezi değiştirme yeri mevcut. Giriş parasına Masoala'yı da gezebiliyorsunuz. Gün gün ve saat saat programı burada; http://www.zoo.ch/xml_1/internet/en/application/d401/d2085/f2086.cfm<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-MqGCgZj6MS0/T3gkZh1z8TI/AAAAAAAAGjc/vVZWsz6qbig/s1600/IMG_2395.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="240" src="http://4.bp.blogspot.com/-MqGCgZj6MS0/T3gkZh1z8TI/AAAAAAAAGjc/vVZWsz6qbig/s320/IMG_2395.JPG" width="320" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-FohmPo2eFDA/T3glK3exBtI/AAAAAAAAGj0/Kpdrq89t7aU/s1600/IMG_2408.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://1.bp.blogspot.com/-FohmPo2eFDA/T3glK3exBtI/AAAAAAAAGj0/Kpdrq89t7aU/s320/IMG_2408.JPG" width="240" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-si-kyH4srBU/T3gkpYsVbNI/AAAAAAAAGjs/LnQTAMZSvh8/s1600/IMG_2410.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="320" src="http://3.bp.blogspot.com/-si-kyH4srBU/T3gkpYsVbNI/AAAAAAAAGjs/LnQTAMZSvh8/s320/IMG_2410.JPG" width="240" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-yfLpS9lF41I/T3gkUf8qLXI/AAAAAAAAGjU/QB2oljTwMZY/s1600/IMG_2387.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" height="240" src="http://2.bp.blogspot.com/-yfLpS9lF41I/T3gkUf8qLXI/AAAAAAAAGjU/QB2oljTwMZY/s320/IMG_2387.JPG" width="320" /></a></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Zürich Zoologischer Garten, Zürichbergstrasse 221, 8044 Zürih, İsviçre47.3848743 8.573245847.3741233 8.5535048 47.3956253 8.5929868tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-83836480367281271352011-11-12T16:53:00.000+00:002011-12-05T17:04:55.889+00:00Pike Place Market, Seattle<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-16UGnkxuk0A/Ttz3kkK1KaI/AAAAAAAAGNQ/rOSSeBmsfIg/s1600/IMG_20111106_133325.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="http://1.bp.blogspot.com/-16UGnkxuk0A/Ttz3kkK1KaI/AAAAAAAAGNQ/rOSSeBmsfIg/s400/IMG_20111106_133325.jpg" width="400" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: -webkit-auto;">
<br /></div>
<div style="background-color: transparent;">
<span id="internal-source-marker_0.05969017371535301" style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; font-weight: bold; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;">Ne Zaman Gittik?</span><span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"> Kasım 2011</span><br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"></span><br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; font-weight: bold; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;">Neler Okuduk?</span><span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"> Seattle şehrinin tarihine de tanıklık ettiği için “Seattle’ın ruhu” olarak da adlandırılan Pike Place pazarının başlangıcı da ilginç. 1906-1907 yılları arasında artan soğan fiyatlarına ve çiftçi ile halk arasına girerek bu durumdan haksız kar elde eden tüccarlar yüzünden mağdur olan halkın imdadına, şehir konsey üyesi Thomas Revelle yetişmiş. Revelle, deniz kıyısında bir halk pazarı kurulmasını ve çiftçilerin direk halka satış yapabilmesini sağlamış. Kurulduğu gün olan 17 Ağustos 1907’de 8 tezgahla başlayan pazar on bin müşteriye satış yapmış. Üreticinin ara adamlar olmadan doğrudan müşterilerine satış yapabilme prensibi bugüne kadar korunmuş ve pazarın tezgahlarında üreticiden başkalarına yer verilmemiş. Yüzyıl sonra bugün, pazar Amerikanın özgün pazarlarından birisi olarak ün yapmış ve her yıl 190 zanaatkar, 100’ü aşkın çiftçi ve 240 sokak müzisyenine ev sahipliği yapan pazar, dünyaca ünlü <a href="http://www.starbucks.com/" target="_blank">Starbucks</a> kahve dükkanı zincirinin tarihteki ilk dükkanını barındırması ile de ünlü.</span><br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"></span><br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; font-weight: bold; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;">Neler Gördük?</span><span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"> Seattle şehir merkezindeki modern alışveriş merkezleri ve sayısız kahve dükkanlarını geride bırakıp Pike ya da Pine Street’den yürüyerek denize yaklaşmaya başladığınızda, sokak müzisyenlerinden gelen ezgiler ve pazardan gelen satıcı bağırışları Pike Place’e varır varmaz gözlerinizi kamaştıran tezgahlar ve balıkçı, çiçekçi ve baharatçılardan gelen kokulara karışıyor. Sokak seviyesinde Pike Place boyunca uzanan kapalı pazarın en popüler tezgahlarından biri olan balıkçı tezgahlarında balıkçıların balıkları oradan oraya atışını izledik. Bütün tezgahları gezdikten sonra birden karşımıza çıkan merdivenlerden aşağıya indiğimizde İstanbul’daki <a href="http://istiklal.caddesi.com/atlas-pasaj%C4%B1,48.html" target="_blank">Atlas pasajını</a> andıran hediyelik eşya ve tekstil mağazalarından ve ucu bucağı görünmeyen dehlizlerden oluşmuş büyük bir yer altı çarşısının daha olduğunu anladık. Sokağa tekrar çıktığımızda bizi Starbucks’un dünyadaki ilk dükkanı karşıladı. Önünde kuyruklar oluşmuş bu dükkanın içinde hala birçok orjinal unsurun korunduğunu gördük. Sokak müzisyenleri eşliğinde aynı sırada bulunan peynirci, şarapçı ve daha bir çok küçük üreticinin dükkanına daldık. </span><br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"></span><br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; font-weight: bold; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;">Neler Yedik?</span><span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"> Pike Place Market’de biz oturup yemek yemedik, ama eğer isterseniz, sokak seviyesinin bir alt katındaki büfeler oldukça kalabalık görünüyordu. Pazarda gezerken Chukar Cherries tezgahını önünde en uzun vakit geçirdiğimiz yeri oldu. Burada Seattle’a özgü çikolata kaplı kuru kiraz şekerlemelerinin herbirinin tadına bakabilirsiniz. Sade ya da sütlü çikolatalı ya da bademli olanları favorilerimizdi. Hemen Pike Place üzerinde pazarın tam karşısında yer alan ve dünyadaki ilk Starbucks dükkanı olan kahve dükkanında uzun ama çok talebe alışkın dükkan çalışanları sayesinde çabuk ilerleyen bir kuyruktan sonra birer kahve içtik. Hemen söyleyelim, kahvenin tadı Starbucks’un diğer herhangi bir dükkanından daha farklı değildi. :)</span><br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"></span><br />
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; font-weight: bold; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;">Gideceklere Öneriler:</span><span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"> Seattle’da her an yağmur beklendiğini unutmayın ve hazırlıklı olun. Çantanıza atacağınız bir yağmurluk ya da şemsiye sizi Pike Place sokağındaki dükkanlar arasında ya da pazarın açıklık olan yerlerinde yağmurdan koruyacaktır. Balıkçılar önünde biraz oyalanın, eğer görmeye değer balık atıp tutma gösterilerini yakalayamazsanız dönün dolaşın ve tekrar gelin. Chukar Cherries tezgahındaki değişik çeşit çikolatalardan deneyin. Ve olmazsa olmaz, mutlaka pazarın karşısındaki Starbucks’a uğrayın.</span></div>
<div style="background-color: transparent; text-align: center;">
<span style="background-color: white; color: #222222; font-family: Verdana; font-size: 15px; text-decoration: none; vertical-align: baseline; white-space: pre-wrap;"> <a href="http://2.bp.blogspot.com/-NksgWEwQ99I/Ttz3nO94fuI/AAAAAAAAGNY/7qCfVa0_URg/s1600/IMG_20111106_134422.jpg" imageanchor="1" style="font-family: Times; font-size: medium; margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center; white-space: normal;"><img border="0" height="300" src="http://2.bp.blogspot.com/-NksgWEwQ99I/Ttz3nO94fuI/AAAAAAAAGNY/7qCfVa0_URg/s400/IMG_20111106_134422.jpg" width="400" /></a></span></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Seattle, Vaşington, Amerika Birleşik Devletleri47.6062095 -122.332070847.520564 -122.4899993 47.691855 -122.1741423tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-2277291962807656562011-10-19T22:19:00.002+01:002012-02-25T06:19:49.817+00:00Ne Zamandır Gezemedik...<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
Bu yaz bir bebeğimiz oldu. Dolayısıyla uzun ve uzak yolculuklara ara verdik biraz... Gezilere ara vermesek de yazmaya ara verdik... Şimdilerde bebekli gezilerimizi <a href="http://www.gezginanne.com/search/label/Alaz%20ile%20Geziler" target="_blank">buradan</a> takip edebilirsiniz...</div>Baran Ozgulhttp://www.blogger.com/profile/12687880240315046105noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-75385490599515540442010-12-21T21:44:00.004+00:002011-03-15T22:05:57.204+00:00Los Angeles<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://lh6.googleusercontent.com/-Cv5XkcsggCg/TX_eonzMilI/AAAAAAAAGBg/9juXHi_QB4M/s1600/IMG_1758.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="480" src="https://lh6.googleusercontent.com/-Cv5XkcsggCg/TX_eonzMilI/AAAAAAAAGBg/9juXHi_QB4M/s640/IMG_1758.JPG" width="640" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">Ne Zaman Gittik? Aralık 2010</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;">Devamı yakında...</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://lh5.googleusercontent.com/-QmknewmCHUA/TX_eTv4XFII/AAAAAAAAGBQ/_N-_L7wzC6A/s1600/IMG_1746.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://lh5.googleusercontent.com/-QmknewmCHUA/TX_eTv4XFII/AAAAAAAAGBQ/_N-_L7wzC6A/s320/IMG_1746.JPG" width="320" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://lh4.googleusercontent.com/--uL-u6dIr4M/TX_edvK2sTI/AAAAAAAAGBY/3sID7kh0hHw/s1600/IMG_1748.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://lh4.googleusercontent.com/--uL-u6dIr4M/TX_edvK2sTI/AAAAAAAAGBY/3sID7kh0hHw/s320/IMG_1748.JPG" width="320" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://lh6.googleusercontent.com/-OIxiwVtE8ZQ/TX_ei6V7CdI/AAAAAAAAGBc/H98TBKks0aI/s1600/IMG_1753.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="https://lh6.googleusercontent.com/-OIxiwVtE8ZQ/TX_ei6V7CdI/AAAAAAAAGBc/H98TBKks0aI/s320/IMG_1753.JPG" width="320" /></a></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Central LA, Los Angeles, Kaliforniya, Amerika Birleşik Devletleri34.0522342 -118.243684934.0166777 -118.3020499 34.0877907 -118.18531990000001tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-79509978542922020032010-11-07T17:47:00.003+00:002011-12-05T17:11:40.294+00:00Haydarabad, Hindistan<b>Ne Zaman Gittik?</b> Kasım 2010<br />
<br />
<b>Neler Okuduk?</b> Muhammad Qulı Qutb Shah tarafından 1591'de Musi nehri kıyısına kurulan inciler şehri Haydarabad 2010 yılından itibaren en yüksek nüfus yoğunluğuna sahip şehirlerin başında gelmekteymiş. Bunun başlıca nedeni ise Hussain Sagar Gölü'yle ayrılmalarına rağmen yakınlardaki Secunderabad şehriyle zamanla birleşmelerinden dolayı. Old city denilen tarihi şehir nehrin güney kısmında yer almaktaymış. Tropikal iklimi nedeniyle muson yağmurlarının görüldüğü şehre şimdilerde Cyberabad da deniliyormuş, çünkü Hindistan'ın IT yani bilgi teknolojileri merkezi olarak geçiyor.<br />
<br />
<b>Neler Gördük?</b> Kalabalık. At arabaları, motorlu taşıtlar ve yayaların aynı yolu kullanması çok garibimize gitti ilk anda. Secunderabad'ta ordunun merkezi bulunduğundan daha modern bir yapıda eski şehre göre. Charminar ve Mecca Masjid görülmesi gerekli yerlerin başında. Kuzey ve güney Hindistan'ın birleşim yeri olan şehir kültürel farklılıkları da yansıtıyor. Özellikle Gachibowli denilen büyük şirketlerin merkezlerinin toplandığı yerde. Gelmişken Hint tapınağı da görmek isterseniz Birla Mandir ve Balaji en iyi örneklerden. Telugu ve Urdu dilleri bilmenize gerek yok eğer İngilizce biliyorsanız. Genelde tabelalar İngilizce.<br />
<br />
<b>Neler Yedik?</b> Köri, köri ve köri. Büryani şehri de olarak bilinen Haydarabad'ta baharat kokuları çok hoşunuza gidebilir yeni tatlara açıksanız. Modern restoranlar için otelleri ve Secunderabad'ı tercih etmeniz gerek. <a href="http://en.wikipedia.org/wiki/Falooda" target="_blank">Falooda</a> en yaygın içecekleri.<br />
<br />
<b>Gideceklere Öneriler:</b> Ne kadar modernleşmiş bir şehir olsa da eski şehirde görülen islami yoğunluktan ötürü giyiminize dikkat edin. İklimden ötürü Kasım-Şubat arası turistik gezi için en uygun zamanlar. Havaalanı şehre 22km uzaklıkta; fakat klimalı otobüsler sizi şehrin farklı bölgelerine götürebilir. Taksiler de pahalı değil. Şehri gezmek için yürümeyi ve taksileri seçmeniz önerilir. Araba kullanmak pek akıllıca olmayabilir. Hindu ve Müslüman kavgaları arada bir Charminar yakınlarında hala devam ettiğinden geceleri buradan uzak kalmak en iyisi.Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Hyderabad, Andhra Pradesh, India17.385044 78.48667117.2145055 78.261053 17.5555825 78.712289tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-57616751774840358062010-09-23T14:03:00.002+01:002011-02-06T19:11:19.019+00:00Alaçatı, İzmir<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/TLYPJPcvdvI/AAAAAAAAGAA/DwXziNGMtPM/s1600/1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="640" src="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/TLYPJPcvdvI/AAAAAAAAGAA/DwXziNGMtPM/s640/1.jpg" width="379" /></a></div><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b><br />
</b></span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b>Ne Zaman Gittik?</b> En son Eylül 2010</span><br />
<br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b>Neler Okuduk?</b> Osmanlı İmparatorluğu’nun Avrupa’daki kayıpları sonucu başlayan Balkan göçlerine dek Rum ağırlıklı nüfusu olan Çeşme’nin Alaçatı beldesi Rumların karşı adaya göçmeleri ve gelen müslüman Türkler’in Rumlar’ın boşattığı taş evlere yerleşmesiyle bugünkü halini aldı. İkinci dünya savaşına dek önemli bir ticaret limanı olan Alaçatı limanı, savaş sonrası kendi haline terkedildi. Şimdilerde ise sabit esen rüzgarı ile sörfçülerin buluşma noktası. 150 yıldır mimarisi, üzüm bağları ve değirmenleriyle bilinen Alaçatı son zamanlarda rüzgar sörfü ve tadı damağınızda kalacak kumrusu ile tanınmakta.</span><br />
<br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b>Neler Gördük?</b> Alaçatı’ya son on senedir gitmeyenlerdenseniz gözlerinize inanamayacaksınız. Biraz Nevizade sokağı, biraz Yunan adalarının havası, İzmir’in sıcak halkı ve üzerine de bakımları yapılmış eski taş evleri dizdiniz mi, işte size her anından zevk alınacak bir yer. Sanırım yazmakla anlatılmayacak, görmeniz gerek. Bodrum, Kuşadası, Marmaris gibi önemli tatil merkezlerini turistlere kaptırdıktan sonra Alaçatı Avrupai görünümlü bir yerli malı. Eski yıkık dökük evleri yıkmadan, bakım ve onarımla ne kadar güzel bir yer yaratılabileceğinin kanıtı.</span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b><br />
</b></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b>Neler Yedik?</b> Alaçatı denince akla ilk gelen kumru olsa gerek. Hüseyin’den Şevki’ye ve daha birçok isme göre Kumru’cular dizilmiş Alaçatı ve Ilıca sokaklarına. Hergün yedim doyamadım tadına. Kafelerde taze limonatalar çeşit çeşit; isteyene lavantalı, isteyene güllü. Sakız Adası’nın yakında olmasından heralde sakızlı Türk kahvesi ve sakız likörü değişik tatlar denemek isteyenlere birebir.</span></div><div style="text-align: left;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br />
</div><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><b>Gideceklere Öneriler:</b> Yaz ortası sıcağından kaçının. Haftasonları İzmir’den günübirlik veya tek gecelik gelenler olduğundan otelinizi önceden ayarlayın. Trafiği de gözününde bulundurun. Ilıca plajı’na uğramayı ve güzel renkli denizi ihmal etmeyin. Güzel fotoğraflar için de Alaçatı sokaklarında sabah erken veya akşamüzeri dolaşın. Belediyenin ücretsiz otoparkları mevcut tabii yer bulabilirseniz...</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span><br />
<div style="text-align: center;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Times New Roman';"><a href="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/TLYPVWaFuRI/AAAAAAAAGAI/08N-mWPWNAM/s1600/2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/TLYPVWaFuRI/AAAAAAAAGAI/08N-mWPWNAM/s320/2.jpg" width="320" /></a></span></span></div><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span><br />
<div style="text-align: center;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Times New Roman';"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/TLYPEgpjqyI/AAAAAAAAF_8/GCP4pfckGr4/s1600/4.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/TLYPEgpjqyI/AAAAAAAAF_8/GCP4pfckGr4/s320/4.jpg" width="320" /></a></span></span></div><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span><br />
<div style="text-align: center;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: 'Times New Roman';"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/TLYPNMO7E0I/AAAAAAAAGAE/2Zq3BwNLXxc/s1600/3.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/TLYPNMO7E0I/AAAAAAAAGAE/2Zq3BwNLXxc/s320/3.jpg" width="190" /></a></span></span></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com035930 Alaçatı/Izmir, Turkey38.282959 26.37447938.2661155 26.3452965 38.2998025 26.403661500000002tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-78769508129150195972010-01-05T13:02:00.001+00:002010-05-09T13:05:13.294+01:00Trinidad, Küba<span class="Apple-style-span" style="font-size:13px;"></span><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S-aiwtgGwXI/AAAAAAAAF9E/mN5EkkyG-HE/s1600/IMG_0733.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><img border="0" height="480" src="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S-aiwtgGwXI/AAAAAAAAF9E/mN5EkkyG-HE/s640/IMG_0733.JPG" width="640" /></span></a></div><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><b><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:11px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span></span></span></b></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Ne Zaman Gittik?</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"> Ocak 2010</span></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Neler Okuduk?</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"> 1988'de Dünya Mirası listesine giren Sancti Spiritus bölgesinin gözbebeği Trinidad'da zaman 1850 yılında durmuş. 1514'te ilk kez Meksikalılar'ın geldiği söyleniyor bölgeye. 17yy.da İngiliz kontrollü Jamaika korsanlarının cenneti olmuş. 19.yy'da ise Haiti'den kaçan Fransız sığınmacılar Valle de los Ingenios vadisinde şeker kamışı üretimine başlamışlar. Şehrin şimdi gördüğümüz yapıları o zamanların şeker üretiminden kazandıkları paralarla yapılmış. Bağımsızlık savaşı sırasında şeker fabrikaları ve bitkiler yangınlarla küle döndükten sonra hala tam toparlanma sağlanamamış. 1950'lerden itibaren turizm açısından önem kazanan Trinidad'da Küba içi uçuşların yapıldığı bir havaalanı var. Araba ile 15 dakikada ulaşılabilen Playa Ancon Küba'nın güney sahilindeki en iyi kumlara sahip. Casilda, La Boca, </span></span><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Valle de los Ingenios ve Topes de Collantes günlük</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"> gezilerin yapılabileceği başlıca yerler. </span></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Neler Gördük?</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"> Trinidad’ın arnavut kaldırımlı sokaklarına açılan rengarenk kapıları ve pencereleri olan evleri gördük ilk. Akşamları Casa de la Musica’da canlı müzik eşliğinde mükemmel salsa yapan Kübalılar’ı izledik. Eski bir Rus kamyonunun arkasında gittiğimiz Topes de Collantes’te kahve bitkilerini ve palmiye ağaçlarını yakından görerek tanıdık. Yeşil renkte, elli yaşlarında bir Plymouth’a binerek gittiğimiz Playa Ancon’da palmiye döşeli kumsalda bembeyaz kumlar ve masmavi bir deniz ile tropik bir tatil günü geçirdik. El yapımı resimlere, müzik aletlerine, takılara bakarken şehrin ara sokaklarında kaybolup yine de Plaza Mayor’a dönmeyi başardık.</span></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Neler Yedik?</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"> Trinidad’da da casa particular (Casa Elda) adı verilen pansiyon tarzı yerde kaldığımızdan, ev sahibi Elda’nın bize hazırladığı yemekleri yedik. Yengeç, lokal balık, kızarmış patates ve muz, siyah fasülyeli pilav (</span><span class="Apple-style-span" style="color:black;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Moros & Cristianos</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">) ile taze meyve suları ki başta guava çok lezzetliydi. Ev sahibimizin sürprizi olan kendi elleriyle hazırladığı (keskin bir bıçakla temizleme, soyma ve doğrama) şeker kamışının tadına baktık. Paladares denilen ailelerin işlettiği lokantalar da güzel bir opsiyon yemek </span><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">için</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">; Sol & Son’un nefis tavuğu ve değişik atmosferine bir gecemizi ayırdık. </span><span class="Apple-style-span" style="color:black;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Cristal ve Bucanero</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"> marka biralar mojito, rom ve diğer kokteyllere alternatif.</span></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Gideceklere Öneriler:</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"> Öncelikle Viazul ile seyahat ediyorsanız Trinidad’a gidiş/ dönüşünüzü ayarlamak ve kalacak yer bulmak ilk işiniz olsun. Yoğun bir turizm var. Katılmak istediğiniz turlar varsa vardığınız gün onları da ayarlamalısınız. Çok sakin, küçük bir kasaba; ama çevresinde gezilecek epey yer mevcut. Plajlara en az bir günü ayırmalısınız; Playa Ancon'da gün doğumu ve batımı sineklere dikkat edin</span><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">. Küba resmi bayrağında da yer alan Tocororo kuşunu görmek için en iyi yerlerden biri bölgedeki yabani parklar. </span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Hava akşam ve sabahları çok serin ve genelde her yer açık hava. El sanatları ve müzikle ilgileniyorsanız, ara sokaklardaki sergileri gezmenizi öneririz. Gün içinde salsa dersi alıp, akşamları canlı müzik eşliğinde saatlerce pratik yapabilirsiniz.</span></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Daha ayrıntılı bilgi isterim derseniz işte </span><a href="http://denizasiri.blogspot.com/search/label/K%C3%BCba%20G%C3%BCnl%C3%BCklerim"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;">Küba günlüklerim...</span></a></span></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:13px;"></span></span></span></div><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"></span><br /></span><span class="Apple-style-span" style="font-family:arial;"><span class="Apple-style-span" style="font-size:small;"><div class="separator" style="clear: both; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; text-align: center;"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S-ajFSEnwNI/AAAAAAAAF9I/rKIQ-O3treg/s1600/IMG_0780.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"> <img border="0" height="240" src="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S-ajFSEnwNI/AAAAAAAAF9I/rKIQ-O3treg/s320/IMG_0780.JPG" width="320" /></span></a></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><br /></span></div><div class="separator" style="clear: both; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; text-align: center;"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S-ajg_8HTjI/AAAAAAAAF9M/tjdzfz0mUIs/s1600/IMG_0841.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span class="Apple-style-span" style="font-family:verdana;"><img border="0" height="240" src="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S-ajg_8HTjI/AAAAAAAAF9M/tjdzfz0mUIs/s320/IMG_0841.JPG" width="320" /></span></a></div></span></span>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com2Trinidad, Cuba21.80423 -79.98483321.764385 -80.04319799999999 21.844075 -79.926468tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-92194614636966922212010-01-02T19:33:00.004+00:002010-05-03T15:53:37.230+01:00Vinales, Küba<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"></div><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1Hszcw05FI/AAAAAAAAFgw/foCb2Q2IUCU/s1600/IMG_0549.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="480" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1Hszcw05FI/AAAAAAAAFgw/foCb2Q2IUCU/s640/IMG_0549.JPG" width="640" /></a></div><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: left;"><b>Ne Zaman Gittik?</b> Ocak 2010</div><div><br />
</div><div><b>Neler Okuduk?</b> Bir zamanlar Vinales vadisi birkaç yüz metre yükseklikteymiş. 100 milyon yıl önce yeraltı suları kireçtaşından oluşan zemini aşındırmaya başlamış pek çok mağara oluşturarak. Zamanla tepecikler çökmüş altındaki boşluklardan dolayı. Ardından günümüze kaya duvarlar kalmış mogote denilen. Kireçtaşı karst vadisi oluşumuna en iyi örnek Caverna Santo Tomas, adanın en büyük mağara sistemi. Mogoteler dışında, Vinales vadisi Dünya Mirası listesinde, doğa tutkunları için biçilmiş kaftan, bereketli topraklarında birçok sebze ve meyve bahçeleri ile tütün tarlaları var. Küba'nın en önemli tütün fabrikası yarım saat uzaklıkta Pinar del Rio yerleşim yerinde, ayrıca Küba'nın kuzey kıyısındaki plajlara günübirlik turlar da düzenleniyormuş.</div><div><br />
</div><div><b>Neler Gördük?</b> Mogoteler arasında beliren uzun palmiye ağaçları ve kırmızı-turuncu topraklarda uzanan tütün tarlaları.Tek katlı baraka tarzı evlerin balkonunda mutlaka iki sallanan saldalye. Evrim teorisini tasvir eden dev kaya resmi Mural de la Prehistoria. At binen turistler. Yakın zamanda iki büyük kasırga atlatmasına rağmen hala yüzlerce çeşit bitki içeren botanik bahçesi El Jardin de Caridad. Tütün bitkileri kurutulan büyük tütün evleri. Küba'nın en iyi casa particularlarını ve misafirperver halkını.</div><div><br />
</div><div><b>Neler Yedik?</b> Kaldığımız casa sahibi çok yetenekli bir aşçıydı. Bize birbirinden lezzetli tipik Küba yemekleri hazırladı her sabah ve akşam. <span class="Apple-style-span" style="-webkit-border-horizontal-spacing: 2px; -webkit-border-vertical-spacing: 2px; color: #333333; font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 13px; line-height: 16px;">Moros y Cristianos (siyah fasülyeli pilav), kızarmış muz, tatlı patates, yengeç, balık, kızarmış tavuk, tamal (mısır ve undan oluşan bir karışımın mısır yaprağına sarılıp pişirilmesi), mısır ve patatesli fasülye çorbası, papaya tatlısı, guava meyvesi, mohito, pina colada, Küba kahvesi, hindistan cevizi suyu bize tattırdıkları. Bizim de bayıldıklarımız.</span></div><div><span class="Apple-style-span" style="-webkit-border-horizontal-spacing: 2px; -webkit-border-vertical-spacing: 2px; color: #333333; font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 13px; line-height: 16px;"><br />
</span></div><div><span class="Apple-style-span" style="-webkit-border-horizontal-spacing: 2px; -webkit-border-vertical-spacing: 2px; color: #333333; font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 13px; line-height: 16px;"><b>Gideceklere Öneriler:</b> Otel yerine casa particular'da kalın. Restoran yerine casa particular'da yeyin. Mogoteler arasında yürüyün, at/bisiklet binin ya da her saat başı bölgeyi dolaşan servisi kullanın. Hotel Los Jazmines'ten vadi manzarası izleyin. Yol üzerindeki Parque Nacional Vinales ziyaretçi evinden düzenlenen vadi turlarına katılın. Patio Del Decimista'da Küba'nın en güzel müzik gruplarını canlı dinleyin; İstanbul'a konsere gidenler bile var aralarında. Pinar del Rio'ya birkaç saatliğine gidip tütün ve rom fabrikalarını gezin. Akşam ve sabahları hava serin, kapalı mekan yok; sıkı giyinin. Vadide gezerken acıkma ihtimaline karşı abur cubur bulundurun yanınızda. Çok güvenli bir yer, Havana'dan sonra.</span></div><div><span class="Apple-style-span" style="-webkit-border-horizontal-spacing: 2px; -webkit-border-vertical-spacing: 2px; color: #333333; font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 13px; line-height: 16px;"><br />
</span></div><div><span class="Apple-style-span" style="-webkit-border-horizontal-spacing: 2px; -webkit-border-vertical-spacing: 2px; color: #333333; font-family: Verdana, sans-serif; font-size: 13px; line-height: 16px;">Daha ayrıntılı bilgi isterim derseniz işte <a href="http://denizasiri.blogspot.com/search/label/K%C3%BCba%20G%C3%BCnl%C3%BCklerim" style="color: #009900;">Küba Günlüklerim...</a></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1Hsscbw3cI/AAAAAAAAFgg/BhQWpu_at4g/s1600/IMG_0532.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1Hsscbw3cI/AAAAAAAAFgg/BhQWpu_at4g/s320/IMG_0532.JPG" width="320" /></a></div><br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px; text-align: center;"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1HtuaWKIPI/AAAAAAAAFiY/UUaoAKnt0KI/s1600/IMG_0682.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1HtuaWKIPI/AAAAAAAAFiY/UUaoAKnt0KI/s320/IMG_0682.JPG" width="240" /></a></div><div style="margin-bottom: 0px; margin-left: 0px; margin-right: 0px; margin-top: 0px;"><br />
</div></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Vinales, Küba22.6152778 -83.715833322.4568158 -83.9492928 22.7737398 -83.4823738tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-56295016692973459082009-12-31T20:09:00.004+00:002010-05-03T16:14:01.133+01:00Havana, Küba<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S97nR4Mn_AI/AAAAAAAAF44/Pvow5xAJ6Xw/s1600/IMG_0521.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="480" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S97nR4Mn_AI/AAAAAAAAF44/Pvow5xAJ6Xw/s640/IMG_0521.JPG" width="640" /></a></div><b><br />
</b><br />
<b>Ne Zaman Gittik</b>? Aralık 2009<br />
<br />
<b>Neler Okuduk?</b> İspanyollar tarafından 1514'de keşfedilen San Cristobal de la Habana, tarihte Fransız korsanlar ve İngiliz işgalcilere barınak olmuş. 1818'de İngiltere himayesinde Avrupa'ya şeker, kahve, rom ve tütün ticaretine başlayan şehir, 1950'lerde ise Amerika'dan gelen mafyalara kumarhane olarak hizmet etmiş ta ki 1959 Devrimi'ne dek. Fidel Castro yönetimindeyken dünyanın sırtını döndüğü şehir, eski, yıkık ve bakımsız görüntüsünü Dünya Mirası sokaklarıyla ve turizmden elde ettiği gelirle tekrar yenilemeye başlamış. Habana Vieja, Vedado ve Centro Habana olarak üç ana bölgeye ayrılan şehir Malecon sahilindeki dalgaların fotoğraflarıyla ve 50'lerden kalma Plymouth arabalarla dünyada tanınıyor.<br />
<br />
<b>Neler Gördük?</b> Her daim sokakta olan Havanalılar’ın rengarenk çamaşırlarlarını okyanusa karşı kuruttuklarını, evlerinin pencere veya balkonlarından dışarı müzik yayını yaptıklarını, birçok cins köpek beslediklerini ve sokaklardaki köpek pisliklerinden de rahatsız olmadıklarını, oturup yemeğe ayıracak vakti içki içmeye, müzik yapmaya ve salsa dansına ayırmayı tercih ettiklerini, peso pizza, çikolata ve dondurma sırasında bekleşmelerini, sıraya girmeye verdikleri önemi, yaşadıkları koşullara rağmen rahat, neşeli ve sağlıklı olduklarını, boş vakitlerini Malecon’da geçirdiklerini, sokakta domuz çevirdiklerini, her karşılaştıkları kişiyle tokalaşmalarını, sokak aralarında beyzbol oynamalarını ve İngilizce bilmemelerine rağmen hemen herkesle anlaşabilme yetenekleri olduğunu gördük Havana’da.<br />
<br />
<b>Neler Yedik?</b> Çok önemli ve zengin mutfakları olmamasına rağmen yenilen herşey yakın çevrede organik olarak yetişmekte. Çikolata müzesinde sırada bekleyip sıcak çikolata içtik. Hemen her girdiğimiz barda birbirinden farklı tatta mohito denedik. Coppelio dondurmacısında sıraya girip halkın en sevdiği dondurmanın tadına baktık. Sokak büfelerinden peso pizza, Hotel Nacional’de ananas suyu, Plaza Vieja’daki Taberna de la Muralla’da kendi ürettikleri biraların kokteylleri tavsiye edilir. Kahvaltılar ise geleneksel ekmek arası jambonlu peynir, meyve suyu ve kahveden oluşmakta. Paladar tarzı ailelerin işlettiği lokantalarda deniz ürünleri (yengeç) veya tavuk ile geleneksel yemekleri Moros y Cristianos (siyah fasülyeli pirinç) yanında kızarmış tatlı patates veya muz akşam yemeklerinin vazgeçilmeziydi.<br />
<br />
<b>Gideceklere Öneriler:</b> Öncelikle Havana’nın alışveriş merkezleri, kahve dükkanları, restoranlar ve metrolarla dolu gelişmiş bir şehir olmadığını aklınızda bulundurun. Açılış – kapanış saatleri hatta günleri bile elinizdeki son basım gezi kitabından ya da turizm ofisinin verdiği bilgiden farklı olabilir. İnternet sayfaları kısıtlı internet erişiminden dolayı güncel olmayabilir, büyük ihtimalle değildir. Hava değişimi farklılıklar gösterebilir; plaja ayırdığınız gün fırtına kopabilir. Kısacası çok plan yapmadan gidin. Casa particular denilen halkın pansiyon gibi kiraladığı odalarda kalıp gerçek Küba hayatını öğrenin. Paladares denilen devletin değil de ailelerin işlettiği yerlerde yemek yeyin; servis, lezzet ve fiyat açısından çok daha iyi. Kübalılar gibi yapın; tatili aceleye getirmeyin, şartlar nasıl olursa olsun tadını çıkarın.<br />
<br />
Daha ayrıntılı bilgi isterim derseniz işte <a href="http://denizasiri.blogspot.com/search/label/K%C3%BCba%20G%C3%BCnl%C3%BCklerim">Küba Günlüklerim...</a><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1HsIJa_6qI/AAAAAAAAFfY/E14PO5aeogE/s1600/IMG_0480.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="240" src="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1HsIJa_6qI/AAAAAAAAFfY/E14PO5aeogE/s320/IMG_0480.JPG" width="320" /></a></div><br />
<div><br />
</div><div style="text-align: center;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1HrTDu7UcI/AAAAAAAAFdo/tMCmGp4SyDE/s1600-h/IMG_0378.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1HrTDu7UcI/AAAAAAAAFdo/tMCmGp4SyDE/s400/IMG_0378.JPG" width="300" /></a></div><div style="text-align: center;"><br />
</div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1Hr8cyYCKI/AAAAAAAAFfE/DE6yy7xYiL4/s1600-h/IMG_0470.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="300" src="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/S1Hr8cyYCKI/AAAAAAAAFfE/DE6yy7xYiL4/s400/IMG_0470.JPG" width="400" /></a></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Havana, Cuba23.1333333 -82.366666722.975474300000002 -82.600126199999991 23.2911923 -82.1332072tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-13926276586141471772009-08-30T17:26:00.004+01:002010-05-03T16:29:58.578+01:00İstanköy (Kos), Yunanistan<div style="text-align: center;"><span class="Apple-style-span" style="color: #0000ee;"><u> <br />
</u></span></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC57agX7pI/AAAAAAAAFbY/d8Ol-dW_2Ww/s1600-h/IMG_3576.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="" border="0" height="480" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5391013184341012114" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC57agX7pI/AAAAAAAAFbY/d8Ol-dW_2Ww/s640/IMG_3576.JPG" style="display: block; height: 300px; margin-bottom: 10px; margin-left: auto; margin-right: auto; margin-top: 0px; text-align: center; width: 400px;" width="640" /></a></div><br />
<br />
<b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Ne Zaman Gittik?</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Ağustos 2009 </span><br />
<b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> <br />
Neler Okuduk?</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Milattan önce 11.yy’dan itibaren tarih kayıtlarına geçen bu komşu ada, 1947’de İngiltere tarafından Yunanistan’a gönülsüzce terkedilene dek yaklaşık 400 sene Osmanlı İmparatorluğu topraklarındaymış. O nedenle yaklaşık 2000 kişi, nüfusun %20’si halen Türk kökenli. Beyaz evleriyle ünlü adada bir zamanlar Hipokrat’ın doğduğuna inanılmakta. Bu nedenle Hipokrat Müzesi ve Enstitüsü burada inşa edilmiş. </span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span><br />
<b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Neler Gördük?</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Bodrum’dan çıktığımız deniz yolculuğu yaklaşık bir saat içinde bizi sanki tekrar Bodrum’a geri getirdi sandık; ta ki insanlar konuşana dek... Meydandaki eski, bakımlı ve kullanılmayan cami, Hipokrat ağacı, eski bir bina içindeki kapalı çarşı, tarihi kilise, meydanlardaki kafeler, begonya çiçekleriyle beyaz boyalı evler ve barlar, uzun sahiller, yat limanı, hediyelik eşyacılar bize Türkiye sahillerini anımsattı. Sokakların daha temiz ve bakımlı olduğu gözlerimize çarpmadı değil malesef. Turistik trenler zamanı dar olanlar için güzel bir seçenek. </span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span><br />
<b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Neler Yedik?</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Deniz kıyısında bulunan çoğu restorandan Türkçe kelimeler işittik; Türklerin aşçılığı burada meşhurmuş. Damak tadımız oldukça benzer. Mezelerden ve sıcak olarak da musakka yedik. Bizim yaptığımızdan çok farklı; hamur içinde ve etli olarak pişiyor fırında. Porsiyonlar büyük. Mezeler bizimkilerden pek farklı değil, garson Türk çıkınca bir tabak da karpuz ikram etti. </span><br />
<span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span><br />
<b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Gideceklere Öneriler:</span></b><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Bodrum’dan ve Kos’tan sabahları günde tek sefer var karşılıklı. Dakik, rahat ve güvenli bir yolculuk. Türk vatandaşı olduğumuzdan pasaport giriş-çıkış epey meşakkatli ve uzun sürdü. Elbette schengen vizesi istiyorlar AB ülkesi oldukları için. Günübirlik gezi yeterli gelmeyebilir tüm adayı görmek isterseniz. Euro almayı unuttuysanız iner inmez bankamatik var meydanda.</span><br />
<div><span class="Apple-style-span" style="-webkit-text-decorations-in-effect: underline; color: #0000ee;"> <br />
<img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5391013192383096546" src="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC574dwZuI/AAAAAAAAFbg/VGGhy_nQvqc/s400/IMG_3602.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 300px; margin-bottom: 10px; margin-left: auto; margin-right: auto; margin-top: 0px; text-align: center; width: 400px;" /></span><a href="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC58dIlk5I/AAAAAAAAFbo/G8QxKoULuDc/s1600-h/IMG_3608.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"> <br />
</a></div><div><a href="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC58dIlk5I/AAAAAAAAFbo/G8QxKoULuDc/s1600-h/IMG_3608.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5391013202226418578" src="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC58dIlk5I/AAAAAAAAFbo/G8QxKoULuDc/s400/IMG_3608.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 400px; margin-bottom: 10px; margin-left: auto; margin-right: auto; margin-top: 0px; text-align: center; width: 300px;" /></a> <br />
<br />
<a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC574dwZuI/AAAAAAAAFbg/VGGhy_nQvqc/s1600-h/IMG_3602.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"></a><a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC574dwZuI/AAAAAAAAFbg/VGGhy_nQvqc/s1600-h/IMG_3602.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"></a><a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StC574dwZuI/AAAAAAAAFbg/VGGhy_nQvqc/s1600-h/IMG_3602.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"></a></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com1Dodecanese Islands, Greece36.884014450496757 27.290039062536.609407450496754 26.8231200625 37.15862145049676 27.7569580625tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-20472514145419823802009-07-25T17:10:00.007+01:002009-08-22T13:47:51.204+01:00Brüj, Belçika<a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SnRxH4-A5SI/AAAAAAAAFag/EtF_33Owkpo/s1600-h/IMG_3449.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5365037436470617378" src="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SnRxH4-A5SI/AAAAAAAAFag/EtF_33Owkpo/s400/IMG_3449.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 300px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 400px;" /></a><br />
<div style="text-align: center;"><span style="color: #0000ee;"><span style="text-decoration: underline;"><br />
</span></span></div><div><b>Ne Zaman Gittik?</b> Temmuz 2009<b><br />
<br />
Neler Okuduk?</b> Çatıları, kanalları, bira ve çikolatasıyla ünlü bu güzel şehir 2000 yılından beri Unesco koruması altında bir dünya mirası olarak. Tarih boyu Romalılar, Vikingler, İskandinavlar, Flamanlar, Normandiler ve İngilizler’in etkileri altında kalmış. Kanallarla çevrili bu masal şehir ortaçağ boyunca sanatçılara, ticaretle uğraşanlara ve sürgün edilen aydınlara, siyasetçilere ev sahipliği yapmış. 2002 Avrupa Kültür başkenti seçildiğinde 30 yılda bitmesi öngörülen şehir bakımını ve güzelleştirilmesini 3 yılda tamamlamışlar; ve şimdi hak ettiklerini kazanıyorlar turizmden.<b><br />
<br />
Neler Gördük?</b> Saymakla bitmez. Trenle vardığımız Brüj’de ilk Minnewater’ı gördük; huzur verici sakinliği ve romantikliğiyle. Beguinage’de huzara doyduk; kocaları savaşa giden, gidip de dönmeyen kadınların bölgesinde. Dijver kanalında sandalımsı bir araçla gezdirildik. De Halve Maan’da biranın yapımını öğrenip nefis Brugse Zot adlı imalatından içtik tur sonunda. Markt ve Brug meydanlarında insanları ve konserleri izledik. Dantel, çikolata, patates (fries) müzelerini es geçip güzel havanın da etkisiyle marketleri(Vismarkt-Flea Markt), ara sokakları ve kanal boylarını gezdik.<b><br />
<br />
Neler Yedik?</b> Her iki adımda bir çikolatacıların olduğu yerde, elbette farklı ve her biri lezzetli çikolatalardan tattık. Simon Stevin Plein’deki Chocolate Line önerilir. 300 çeşit bira satan yerel kafesini arayıp bulup (‘t Brugs Beertje, Kemelstraat üzerinde) deneyebildiğimiz kadar farklı bira içtik. De Halve Maan’de kendi üretimleri Brugse Zot denenmeli. Birada pişen et ve midye önerilmişti okuduğumuz kitaplarda; elbette denedik. Her yer farklı soslarda midye yapıyor; ama bütçeniz ve damak tadınız için Markt meydanındakilerden uzak durup turist tuzağına düşmeyin...<b><br />
<br />
Gideceklere Öneriler:</b> Haftasonları turist bolluğu ve pazar günübirlikçileri bu güzelim masal kenti sevimsiz bir kalabalıkla işkence yerine çevirebilir. Sokaklardaki küçük yerel dükkanlar gezilmeli; ama pazar günleri kapalı olmaları ihtimalini gözönüne alın. Kısacası Pazar gününü seçmeyin Brüj için. Geceleri sabaha dek çılgın eğlenceden ve gürültüden uzak durmak isterseniz Markt civarında otel aramayın. Brüj küçük bir yer yürüyerek veya bisikletle gezilebilir ve 2 günden uzun kalmak sizi sıkabilir. İnsanlar çok yardımsever ve hemen hemen hepsi İngilizce konuşuyor. İçme suyunu marketlerden satın almanizi ve bay-bayan tuvalet ayrımının genelde olmadığını hatırlatır, iyi yolculuklar dileriz.</div><div></div><div><a href="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SnRvWUaLehI/AAAAAAAAFaY/eWzRJalkzOE/s1600-h/IMG_3355.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" style="text-decoration: none;"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5365035485331421714" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SnRvWUaLehI/AAAAAAAAFaY/eWzRJalkzOE/s400/IMG_3355.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 300px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 400px;" /></a><br />
<a href="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SnRzwmgo4JI/AAAAAAAAFao/9gzHeubVPo4/s1600-h/IMG_3419.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5365040334913462418" src="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SnRzwmgo4JI/AAAAAAAAFao/9gzHeubVPo4/s400/IMG_3419.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 300px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 400px;" /></a><br />
<span style="text-decoration: underline;"><a href="http://maps.google.co.uk/maps?f=q&source=s_q&hl=en&geocode=&q=de+halve+maan,+bruges&sll=53.800651,-4.064941&sspn=18.61907,57.084961&ie=UTF8&cd=1&z=16">Harita</a><br />
</span></div><div></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Bruges, Belgium51.2094345 3.225237751.101893 2.9917782 51.316976000000004 3.4586972tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-65165876570680551742009-05-31T15:58:00.000+01:002009-07-31T22:24:36.404+01:00Etna &Taormina, Sicilya<a href="http://1.bp.blogspot.com/_f-NosujsTy4/SiKk5Xj_Z8I/AAAAAAAAHW0/kkPWnp2G1OQ/s1600-h/IMG_2960.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5342013413499299778" src="http://1.bp.blogspot.com/_f-NosujsTy4/SiKk5Xj_Z8I/AAAAAAAAHW0/kkPWnp2G1OQ/s400/IMG_2960.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 352px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 470px;" /></a><br />
<span style="font-weight: bold;">Ne Zaman Gittik?</span> Mayıs 2009<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Okuduk?</span> Taormina, Catania havaalanına bir saat uzaklıkta. Messina bölgesinin en turistik yeri. Yaz konserlerine de ev sahipliği yapan Antik Yunan Tiyatrosu, en önemli tarihi mekan. Sadece yayalara açık Corso Umberto 1 üzerinde ev yapımı limon sabunundan, dizaynir mücevherlere kadar herşeyi bulabilirsiniz. Etna manzaralı meydanları nefes keser, deniliyor. Tabii ki Sicilya'ya gelmisken Etna'yi; Avrupa'nın en büyük aktif volkanını görmemek olmaz.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Gördük?</span> Taormina'nın en turistik yer olmasının nedenini, gördüğünüzde siz de anlayabilirsiniz. Ünlü alışveris caddesi Corso Umberto 1 sonundaki meydanda saatlerce oturup vakit geçirebilirsiniz. Taormina'da güneş battıktan sonra her sokak her köşe, bara diskoya dönüşüyor. Gece hayatı Mayıs için bile hayret vericiydi. Taormina'ya gelip de Castelmola'ya uğramamak olmaz imiş. Zorlu bir tırmanış da, lokal otobüsler de sizi oraya çıkartır. Küçük bir dağ kasabası olan Castelmola'da kaleye vardığınızda enfes uçsuz bucaksız deniz manzarası sizi bekliyor. Bir zamanlar tepelerin arasından süzülüp yerleşim yerlerine dek inen alev rengi lav akıntılarının şimdilerde kuru simsiyah taşları üzerinde yürümek, eski kraterler etrafında dolaşmak tüylerinizi diken diken edecek. Kuzeyden ve güneyden Etna'ya çıkış var. Guneyi daha turistik, Zafferania Etnea üzerinden fünikülere binerek daha yüksek kraterlere ulaşabilirsiniz; kuzeyi ise daha cok trekkingciler tercih ediyor. <br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Yedik & İçtik?</span> Limoncello deniler limondan yapma alkollü içecek ve badem şarabı tadına bakılmasi gerekenler arasında. Cannoli (krema, krem peyniri ve meyveli) ve koni şekilli Arancini (dışı kızarmış pirinç, içi sebze veya tavuk ile doldurulmuş) Sicilya'ya has lezzetlerin başında geliyor. Deniz ürünleri fazla olmasına rağmen burada dondurma ve pizzanın tadı bir başka güzel.<br />
<span style="font-weight: bold;">Gideceklere Öneriler:</span> Taormina sahiline yürüyerek inip Isola Bella adlı minik adasini gezip fünikülerle yukarı çıkmanızı tavsiye ederiz. Hediyelik eşya için önerimiz, seramikten yapma tabaklar. Etna'da hava şartları sahile göre daha çetin olduğundan (1900m) iyi bir çift ayakkabı ve yağmurluksuz gitmeyin. Lav taşından yapma eşyalara dokunmak ve lav toprağında yetişen üzümlerden üretilen Etna Rosso kırmızı şarabını tatmak hayat boyu bir kez karşınıza çıkacak bir şans. <br />
<a href="http://3.bp.blogspot.com/_f-NosujsTy4/SiKk5VBt4wI/AAAAAAAAHWs/Y6Lo9fDce68/s1600-h/IMG_2917.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5342013412818674434" src="http://3.bp.blogspot.com/_f-NosujsTy4/SiKk5VBt4wI/AAAAAAAAHWs/Y6Lo9fDce68/s400/IMG_2917.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 300px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 400px;" /></a><br />
<a href="http://1.bp.blogspot.com/_f-NosujsTy4/SiKk44J9feI/AAAAAAAAHWk/14aOcy6k-Lc/s1600-h/IMG_2891.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5342013405068623330" src="http://1.bp.blogspot.com/_f-NosujsTy4/SiKk44J9feI/AAAAAAAAHWk/14aOcy6k-Lc/s400/IMG_2891.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 300px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 400px;" /></a><br />
<a href="http://1.bp.blogspot.com/_f-NosujsTy4/SiKk40HV8_I/AAAAAAAAHWc/uTKIDZr6TTs/s1600-h/IMG_2814.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5342013403983901682" src="http://1.bp.blogspot.com/_f-NosujsTy4/SiKk40HV8_I/AAAAAAAAHWc/uTKIDZr6TTs/s400/IMG_2814.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 300px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 400px;" /></a><br />
<a href="http://maps.google.co.uk/maps?f=q&source=s_q&hl=en&geocode=&q=taormina,+sicily&sll=53.981935,-4.042969&sspn=18.330975,56.425781&ie=UTF8&ll=37.851815,15.290222&spn=0.047915,0.110207&t=h&z=14">Harita</a>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Taormina ME, Italy37.8530665 15.287916337.785295999999995 15.1711868 37.920837 15.404645799999999tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-63916957757894765672009-05-21T13:40:00.005+01:002009-12-12T14:09:22.473+00:00Battle, Hastings – İngiltere<div style="text-align: center;">
<br /></div><a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StCDuOMi9eI/AAAAAAAAFbQ/M3L-DGon2F0/s1600-h/IMG_3105.JPG"></a><a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StCDt88-6LI/AAAAAAAAFbI/uyBBEix71W8/s1600-h/IMG_3099.JPG"><img style="margin: 0px auto 10px; display: block; text-align: center; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StCDt88-6LI/AAAAAAAAFbI/uyBBEix71W8/s400/IMG_3099.JPG" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5390953579441744050" border="0" /></a>
<br /><meta charset="utf-8"><span class="Apple-style-span" style=";font-family:Arial;font-size:small;" ><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><span class="Apple-style-span" style=";font-family:'Times New Roman';font-size:medium;" > </span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;"><b>Ne Zaman Gittik?</b> Mayıs 2009</span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;">
<br /></span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style=";font-size:100%;" > </span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;"><b>Neler Okuduk?</b> 1066 yılında İngiltere tarihinin değişmesine neden olan bu savaş İngiltere ve Kuzey Fransa (Normandiya) arasında gerçekleşmiş. Tarihi bilgilere göre tam bu kasabada mücadele göğüs göğüse gerçekleşmiş. Fransızlar daha güçlü ve tecrübeli bir ordu ile saldırdıklarından ötürü savaşı şüphesiz kazanmışlar. Savaş ardından Normandiya generali William savaştaki kayıplar adına Battle Manastırı’nı (Battle Abbey) yaptırmış. Bir ek bilgi de ilgilisine; 17.yy’da bu bölge Birleşik Krallık’ın havai fişek üretim yeri imiş.</span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;">
<br /></span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style=";font-size:100%;" > </span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;"><b>Neler Gördük?</b> İlk bakışta İngiltere’nin herhangi bir yeşil, şirin kasabası gibi görünen Battle’da en önemli nokta Battle Abbey idi. İçeriyi gezmek istediğimizde interaktif audio turun, savaş alanını gezerken savaşı bir şekilde yaşama olanağı veren ödüllü bir tur olduğunu öğrendik. Savaş dışında, bölgenin o yıllardaki ekonomisini, kültürünü, halkın yaşayış biçimini gösteren çok sayıda belge ve resimler müzede sergilenmekte. Tarihe ve savaşlara meraklı olanlara hitap etmekte.</span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style=";font-size:100%;" > </span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;">
<br /></span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;"><b>Neler Yedik?</b> Civardaki publarda fısh & chips ile geleneksel İngiliz pub yemekleri ve tabii ki çeşitli bira, ale ve cider bulabilirsiniz.</span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style=";font-size:100%;" > </span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;">
<br /></span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; font-family: arial;"><span style="font-size:100%;"><b>Gideceklere Öneriler:</b> Havanın yağışlı olmadığı gün tercih edilirse çok güzel vakit geçirilir. Yakınlardaki Eastbourne sahiline de uğramanız hafıf kısa bir yürüyüşle muhteşem manzaraya doymanız tavsiyemizdir.</span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><span style="font-size:100%;"><span style="font-family:Times New Roman;"><span class="Apple-style-span" style="color: rgb(0, 0, 238);font-family:Georgia,serif;font-size:16px;" >
<br /><img src="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/StCDuOMi9eI/AAAAAAAAFbQ/M3L-DGon2F0/s400/IMG_3105.JPG" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5390953584070424034" style="margin: 0px auto 10px; display: block; text-align: center; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" border="0" /></span></span></span></p><p class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"></p></span>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Battle, East Sussex, UK50.9173096 0.483893150.863198600000004 0.36716360000000003 50.9714206 0.6006226tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-77051569444403466882008-10-26T19:52:00.001+00:002009-08-22T14:46:49.940+01:00Ventimiglia, İtalya<a href="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SQTgp8MZ_sI/AAAAAAAAD9M/2O83VMarXQY/s1600-h/IMG_1969.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5261577275813002946" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SQTgp8MZ_sI/AAAAAAAAD9M/2O83VMarXQY/s400/IMG_1969.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 384px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 512px;" /></a><br />
<br />
<div></div><span style="font-weight: bold;">Ne Zaman Gittik?</span> Ekim 2008<br />
<div></div><div><span style="font-weight: bold;">Neler Okuduk?</span> İtalya-Fransa sınırındaki kıyı İtalyan kasabası geçerken görmek, bir yemek molası vermek için güzel bir yer. Roia Nehri'nin denize döküldüğü yerde merkezlenmiş bu sevimli kasaba turist akınına uğrayan bir yer değil. Nehrin batısındaki eski yerleşim bölgesinde 11yy'dan kalma kilise hala bakımlı ve hizmete açık. Kilise etrafındaki dar sokakların eskiliğine rağmen insanlar hala yaşamakta.</div><div style="font-weight: bold;"></div><div><span style="font-weight: bold;">Neler Gördük?</span> Menton'dan araba ile kıyıdan giderseniz yaklaşık bir 10dk içinde İtalya sınırları içerisindesiniz. Trenle yolculuk yarım saati bulmakta imiş. Yokuş tırmanıp inerek eski bölgeyi gezdik, güzel manzaralar bulduk, köprülerden geçip yeni bölgede öğle yemeği yedik. Merkezdeki pazardan çeşit çeşit peynir ve taze makarna aldık. Çakıl taşlı plajında güneşlendik.</div><div style="font-weight: bold;"></div><div><span style="font-weight: bold;">Gideceklere Öneriler:</span> Fransa'dan yapabileceğiniz alışverişi (peynir, zeytin ürünleri, şarap, makarna vs) yarı fiyatına buradan yapabilirsiniz. Cumartesi günleri kaçak malların satıldığı büyük bir pazar kurulmakta ve Fransızlar'ın kalabalık ilgisine neden olmakta imiş. Sınırlarda biz kontrole yakalanmadık; ama yakalanma ihtimaline dikkat. Pizzadan tiramisuya, lazanyadan kahvesine dolu bir öğle yemeğini Fransa'dakinin yarı fiyatına hem de daha lezzetli olarak yememeniz işten bile değil. Birkaç saati orada geçirilip yola devam edilmesi önerilir.<br />
<a href="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SQTiOoEXkFI/AAAAAAAAD9U/JY2C3JvLMaw/s1600-h/IMG_1973.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5261579005577367634" src="http://4.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SQTiOoEXkFI/AAAAAAAAD9U/JY2C3JvLMaw/s400/IMG_1973.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 300px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 400px;" /></a><a href="http://maps.google.co.uk/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=ventimiglia,+italy&ie=UTF8&ll=43.789809,7.608204&spn=0.022182,0.05579&z=15">Harita</a><br />
</div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Taormina ME, Italy37.8530665 15.287916337.785295999999995 15.1711868 37.920837 15.404645799999999tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-29304077681016074952008-10-21T21:06:00.002+01:002009-08-22T14:47:18.835+01:00Nice, Fransa<a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SP5DMRXgkTI/AAAAAAAAD8k/UHEQRvWVaPo/s1600-h/IMG_1843.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5259715292914815282" src="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SP5DMRXgkTI/AAAAAAAAD8k/UHEQRvWVaPo/s400/IMG_1843.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 380px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 506px;" /></a><br />
<div><span style="font-weight: bold;">Ne Zaman Gittik?</span> Ekim 2008<br />
</div><div><span style="font-weight: bold;">Neler Okuduk?</span> French Riviera (Cote'd Azur) denildiğinde akla ilk gelen şehir Nice olsa gerek. Fransa'nın güney kıyısındaki bu güneşli şehir, 18.yy'da İngilizler kış aylarını burada geçirmeye başladıktan sonra önem kazanmaya başlamış. Promenada des Anglais oalarak adlandırılan sahil yolu, Nice şehri boyunca yeralır. Turizmin en önemli gelir kaynağı olduğu şehir, farklı yemekleri ve deniz ürünleri, plajları ve meydanlarıyla da ünlü. İtalya'ya otobanla yaklaşık 30dk mesafede olduğundan, Fransızlardan sonra nufüsun büyük bir kısmını İtalyanlar oluşturmakta.<br />
</div><div><span style="font-weight: bold;">Neler Gördük?</span> Massena meydanının şehrin merkezinde olup da eski ve yeni şehri ayırması özelliğini, Cours Saleya olarak bilinen çiçek pazarında, pazartesi hariç hergün rengarenk ve taptaze çiçeklerin, baharatların ve kurtulmuş sebze ve meyvelerin satıldığını, Mont Boron'dan şehrin kuşbakışı izlendiğini, limandaki irili-ufaklı tekneleri, şehirde sahil boyunca upuzun bir plaj olduğunu ve denize girilebildiğini, eski şehrin dar sokaklarındaki değişik alışveriş mekanlarını, birbirinden güzel sunulmuş yemeklerini, kahvelerini gördük.<br />
</div><div><span style="font-weight: bold;">Gideceklere Öneriler:</span> Havaalanı şehre çok yakın. Sahil yolu uzun yürüyüşlere ve bisiklet gezilerine değer. Biz müzeler yerine ara sokakları tercih ettik bu şehirde. Bir de kendine has yiyeceklerini; socca (bir çeşit krep), taze makarna, fruit de mer (deniz ürünleri tabağı) gibi. Kalabalık mekanlara girerseniz pişman olmazsınız. Biraz pahalı bir şehir, tuvaletler bile paralı. Bir de bize "Türkler tüm kötü özelliklerini Fransızlar'dan almış" dedirtti ;) Şehir tüm zamanını plajda geçirmek istemeyenler için biraz küçük gelebilir; araba kiralayarak kıyıları gezebilirsiniz. Ne de olsa 30 dakikada ver elini İtalya. </div><div><a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SP5DOBLFhUI/AAAAAAAAD88/2RJbVk5klwA/s1600-h/IMG_1824.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" style="text-decoration: none;"><span style="color: black;"><br />
</span><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5259715322927482178" src="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SP5DOBLFhUI/AAAAAAAAD88/2RJbVk5klwA/s400/IMG_1824.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center; text-decoration: underline;" /></a></div><div style="text-align: center;"><span style="color: #0000ee;"><br />
</span></div><div style="text-align: center;"><span style="color: #0000ee;"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5259715313726870370" src="http://1.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SP5DNe5fU2I/AAAAAAAAD80/2v-0VGCaUZE/s400/IMG_1868.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></span></div><div style="text-align: center;"></div><div><span style="color: #0000ee;"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5259715296936598818" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SP5DMgWYHSI/AAAAAAAAD8s/0-BxSc1hCCc/s400/IMG_1844.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /><br />
<a href="http://maps.google.co.uk/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=cours+saleya,+nice,+france&sll=43.695959,7.275567&sspn=0.022216,0.05579&ie=UTF8&ll=43.695602,7.274559&spn=0.005554,0.013947&z=17&g=cours+saleya,+nice,+france">Harita</a><br />
</span></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Nice, France43.7034273 7.266265643.579329300000005 7.0328060999999993 43.8275253 7.4997251tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-92072482840422290792008-09-29T13:03:00.001+01:002009-08-22T14:47:47.597+01:00Fistral Beach-Newquay, Cornwall<a href="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SOdfwD1FshI/AAAAAAAADa4/oHkWDxwqqhw/s1600-h/IMG_1750.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5253272769617310226" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SOdfwD1FshI/AAAAAAAADa4/oHkWDxwqqhw/s400/IMG_1750.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 361px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 481px;" /></a><br />
<span style="font-weight: bold;">Ne Zaman Gittik?</span> Eylül 2008<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Okuduk?</span> Fistral Plaji, İngiltere'de sörf yapılabilen en büyük plajlardan birisi. Atlantik Okyanusu kıyısında, Newquay, Cornwall sınırları içerisindedir. Hava koşulları ve rüzgar nedeniyle doğal bir amfitiyatro görünümünde olan plajda gel-git olayının etkisi büyüktür. Bu nedenle plaj kumdur, dümdüzdür ve sular tamamen çekildiğinde 750m genişliktedir. Sorfe yeni başlayanlar için de uygun olan plajda hemen hemen her haftasonu önemli yarışmalar yapılmakta. Ingiltere Sörf Fedarasyonu'nun yeri de buradadır.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Gördük?</span> Sabahları, sörf derslerine katılan bizim gibi her yaştan birçok öğrenci; öğleden sonraları ise ailesiyle güneşlenmeye gelen, sörf müsabakalarını izleyen ve voleybol oynayan birçok insan. Birkaç filmde gördüğümüz eski otel plaja kuşbakışı bakıyor. Newquay merkeze 15dk yürüme mesafesi olan plaj, güneşli havalarda epey kalabalık görünüyor.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Gideceklere Öneriler:</span> Sörf malzemeleri kiralayabileceğiniz yerler, ders alabileceğiniz klupler, sörf malzemesi satan mağazalar, karnınızı doyuracak kafeler, duş alabileceğiniz kabinler ve hatta yarışmalarda kullanılan sörflerin bulunduğu müze de plajda yer almakta. Yaz haftasonları son derecede kalabalık olacağından sörf için daha fazla dikkat gerekmekte. Sörf ve denizle alakası olmayanlar için plaja bakan yüksek düzlükte golf alanları mevcut.<br />
<a href="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SOdfwy1yZ9I/AAAAAAAADbI/TkcLx_3o7Vo/s1600-h/DSCF5228.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5253272782236706770" src="http://3.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SOdfwy1yZ9I/AAAAAAAADbI/TkcLx_3o7Vo/s400/DSCF5228.JPG" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a><br />
<a href="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SOdgd6eJq3I/AAAAAAAADbY/yBTV2JNnBGU/s1600-h/DSCF5070.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5253273557379165042" src="http://2.bp.blogspot.com/_Rgi_Bc2PxOE/SOdgd6eJq3I/AAAAAAAADbY/yBTV2JNnBGU/s400/DSCF5070.JPG" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a><br />
<a href="http://maps.google.co.uk/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=fistral+beach,+cornwall&g=cours+saleya,+nice,+france&ie=UTF8&ll=50.417624,-5.098085&spn=0.00979,0.027895&z=16">Harita</a>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Fistral Beach, United Kingdom50.41645 -5.1023550.402777 -5.1315325000000005 50.430122999999995 -5.0731675tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-62537681595497491092008-08-03T21:32:00.003+01:002010-05-03T16:32:57.937+01:00Kütahya, Türkiye<span style="font-size: 100%;"><a href="http://bp2.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SJYXciH8C_I/AAAAAAAACnU/r6RFZDYtGyQ/s1600-h/IMG_1234.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" style="font-family: georgia;"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230393796201286642" src="http://bp2.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SJYXciH8C_I/AAAAAAAACnU/r6RFZDYtGyQ/s400/IMG_1234.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 388px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 517px;" /></a></span><span id="f6ky4" style="font-family: Verdana; font-size: 100%;"><span id="a6ku0"><br />
</span></span><span id="x_ha1" style="font-family: georgia; font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"> </span></span></span><br />
<div class="MsoNormal" id="f6ky6" style="font-family: verdana; margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="x_ha1" style="font-family: georgia; font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky7"><span id="a6ku1"> </span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky9" style="font-family: verdana; margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky10"><span id="a6ku2"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Ne Zaman Gittik?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Temmuz 2008</span></span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky9" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky10"><span id="a6ku2"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky9" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky10"><span id="a6ku2"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Neler Okuduk?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Porsuk kıyısına kurulmuş olan Kütahya şehri, eski zamanlarda Mezopotamya’ya giden yolun önemli duraklarindan biri ve Frikya’nin önemli şehirlerindendi. Romalılar'dan sonra Selçuklular, Germiyanoğullari ve Osmanlı hakimiyetine geçen topraklar, Sultan Selim zamanında imparatorluğun seramik ve çini üretim yeri haline geldi. Bizanslılar'dan kalma panoramik şehir manzaralı Kütahya Kalesi, tarihi evlerin korunduğu Germiyan Caddesi, 14.yy’dan kalma Ulu Cami’si ve çevredeki kaplıcaları ziyaret edilmesi gereken yerler.</span></span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky12" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky13"><span id="a6ku3"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky15" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky16"><span id="a6ku4"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky15" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky16"><span id="a6ku4"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Neler Gördük?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Günümüzde de Orta Anadolu’yu batıya ve İstanbul’u güneye bağlayan önemli duraklardan biri olduğunu, Germiyan Caddesi’ndeki Germiyan Konağı’nı ve tek tek her odasını, cimcik, tirit, tosunum gibi değisik isimli ama birbirinden leziz hamur işlerini, Dumlupınar Üniversitesi sayesinde gece hayatının renklendiğini, yeterince korunamamış Kütahya Kalesi’ndeki döner gazinoyu ve yerdeki çekirdek kabuklarını, şehrin gelişmekte olduğunu gördük. Ayrıca </span></span></span><span id="f6ky22"><span id="a6ku6"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Evliya Çelebi’nin Kütahya'lı olduğunu da duyduk.</span></span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky24" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky25"><span id="a6ku7"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky27" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky28"><span id="a6ku8"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky27" style="font-family: verdana; margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="x_ha1" style="font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky28"><span id="a6ku8"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Gideceklere Öneriler:</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Tatile Kütahya üzerinden gidenlere bir gece orada konaklamalarını ve şehri az da olsa tanımalarını, hatta guneybatı yönündeki Çavdarhisar’daki Zeus Tapınağı’nı da görmelerini, Murat dağlarında kamp yapmalarını, ya da Dumlupınar ve Zafertepe’de Kurtuluş Savaşı’nı anmalarını, merkezdeki ünlü tostçudan yemelerini, eski çarşıdaki Helvacı Sabri’den helvalarını alıp, döner gazinoya çıkarmalarını, </span></span></span><span id="f6ky28"><span id="a6ku8"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">zaman varsa ve mevsim uygunsa kaplıcalara uğramalarını, fabrika satış mağazalarını gezip porselen çaydanlık almalarını öneririz.</span></span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky27" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="x_ha1" style="font-family: georgia; font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><span id="f6ky28"><span id="a6ku8"><br />
</span></span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky27" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="x_ha1" style="font-family: georgia; font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><a href="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SJYXdooXnHI/AAAAAAAACnc/u2SE9CPvFZA/s1600-h/IMG_1194.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5230393815127792754" src="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SJYXdooXnHI/AAAAAAAACnc/u2SE9CPvFZA/s400/IMG_1194.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky27" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="x_ha1" style="font-family: georgia; font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="f6ky27" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="x_ha1" style="font-family: georgia; font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"><a href="http://maps.google.com/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=k%C3%BCtahya&sll=37.0625,-95.677068&sspn=50.956929,114.257812&ie=UTF8&ll=39.344255,29.534426&spn=0.024526,0.05579&t=h&z=15">Harita</a><br />
</span></span></span></div><span id="x_ha1" style="font-family: georgia; font-size: 100%;"><span id="x_ha2"><span id="x_ha5" lang="EN-GB"></span></span></span>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Kütahya, Turkey39.4217 29.987939.405124 29.9587175 39.438276 30.0170825tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-73114527858458354572008-05-04T22:22:00.001+01:002009-08-22T16:59:30.937+01:00Louvre Müzesi, Paris<a href="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SD8pfwAdcyI/AAAAAAAAB_0/QD9kZKeg63I/s1600-h/IMG_0632.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5205925319703098146" src="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SD8pfwAdcyI/AAAAAAAAB_0/QD9kZKeg63I/s400/IMG_0632.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 389px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 520px;" /></a><br />
<span style="font-weight: bold;">Ne Zaman Gittik?</span> Mayıs 2008<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Okuduk?</span> 12.yy başlangıcında Avrupa'nın en büyük şehri Paris'i kuzeyden gelebilecek ataklara karşı korumak amacıyla kale surlarıyla çevrilen saray, 1793'de Fransız İhtilali ile birlikte bugünkü şeklini almış ve bir bölümü sanat müzesi olarak halka açılmış. 1996'da başbakan Jacques Chirac'ın desteğiyle modern bir görünüme kavuşmuş; özellikle piramit sayesinde. Yılda 6 milyon ziyaretçisi olan müze Richelieu, Sully ve Da Vınci'nin Mona Lisa'sı, Afrodit heykeli(Venus de Milo) ve Michelangelo'nun The Dying Slave'inin de bulunduğu Denon bölümlerinden oluşmakta. Eski kale surlarının kalıntıları da Medieval Louvre'da görülebilmekte.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Gördük?</span> Nehrin kenarındaki muhteşem ve heybetli yapı Dünya'nın her yerinden gelen sanat eserleriyle dolu. Müzede her çağdan ve her kıtadan birşeyler bulabilmek mümkün; ama sanat eserlerinden çok turist var desek eminim yanlış olmaz. Fotoğraf çekmenin serbest olması aklımıza acaba bunlar kopya eserler mi sorusunu getirmedi değil. Eserlere elinizi sürmeyin diye notları salonlarda göremedik; fakat girişte bulabileceğiniz broşürde yazmakta: "Do not touch works of art" diye.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Gideceklere Öneriler:</span> Müthiş turist kalabalığına ve sıralarda beklemeye hazırlıklı olun. Kalabalıktan uzak sakin bir sanat gezisi için ünlü eserlerin bulunduğu Denon bölümünden uzak durun. Yorulup acıkanlar için müze içinde kafeler bulunmakta. Belli yerlerin dışında yiyecek ve içecek yasak. İnce eleyip sık dokuyan biriyseniz bir gün size yetmeyecektir. Turizm ofisinden müze kartı alıp birkaç gün giriş yapabilirsiniz, hem daha da ekonomik olur. Gezi sonrası Tuileries ve Carrousel bahçelerinde hava alıp dinlenebilirsiniz; parklardaki kafelerde salata ve kahve tavsiye edilir.<br />
<a href="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SD8pewAdcwI/AAAAAAAAB_k/yl7h1HmIGDo/s1600-h/IMG_0583.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5205925302523228930" src="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SD8pewAdcwI/AAAAAAAAB_k/yl7h1HmIGDo/s400/IMG_0583.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a><br />
<a href="http://bp3.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SD8pfQAdcxI/AAAAAAAAB_s/wZGTKGqD04w/s1600-h/IMG_0599.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5205925311113163538" src="http://bp3.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SD8pfQAdcxI/AAAAAAAAB_s/wZGTKGqD04w/s400/IMG_0599.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a><a href="http://maps.google.com/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=louvremuseum,paris&ie=UTF8&ll=48.860988,2.364378&spn=0.041164,0.11467&z=14">Harita</a>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Louvre, Place du Carrousel, 75001 Paris, France48.8601064 2.339628448.8459894 2.3104459 48.8742234 2.3688109tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-3229694226374642652008-05-03T02:21:00.001+01:002009-08-22T18:08:06.340+01:00Eyfel Kulesi, Paris<a href="http://bp3.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SExMxT2klBI/AAAAAAAACA4/c93EunX8lZg/s1600-h/IMG_0503.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5209623278987285522" src="http://bp3.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SExMxT2klBI/AAAAAAAACA4/c93EunX8lZg/s400/IMG_0503.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 513px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 384px;" /></a><span style="font-weight: bold;">Ne Zaman Gittik?</span> Mayıs 2008<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Okuduk?</span> 19.yy'da Paris'te yapılan bir fuar için geçici olarak inşa edilen kule 300m yüksekliği ile o zamanlar dünyanın en yüksek binasıydı. Bir fabrika kulesini andıran yapının şehri çirkinleştirdiği gerekçesiyle birçok insan yıkılması için protestalar düzenledi. Yirminci yüzyılda telgraf binası olarak kullanılmaya başlamasıyla son anda yıkılmaktan kurtulan Eyfel'in telekomünikasyona hizmetin yanısıra Paris turizmine katkısı büyük. Birinci, ikinci ve çatı katı bölümlerinden oluşan kulenin en güzel manzaralarının 2.kattan izlenildiği söylenmekte.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Gördük?</span> Gün aydınlığında demir yığınını andıran görüntüsüyle bizi hayal kırıklığına uğratsa da gece ışıklarında gönlümüzü almasını bildi. Dikkatimizi çeken başka bir nokta ise uzun bilet kuyruklarıydı. Merdivenlerinden tırmanmayı seçmekle pişman olmadık. Harika şehir görüntüleri her adımda bizi etkiledi. Kuşların altımızda uçtuğu kuleye gün batımında tırmanmakla hem gündüzü hem geceyi çoook geniş bir alanda izleme fırsatını bulduk.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Gideceklere Öneriler:</span> Şehri tanımak ve yönünüzü anlamak için ilk gidişte yapılması gereken bir gezi. Yol yorgunluğunuzu uzun kuyruklarda bekleyerek atarsınız. Çoğu Parisli bu kuyruklar yüzünden bir kez bile çıkamamış kuleye. Tam turist merkezi. Zenginseniz sırada bekleme zahmetine girmeden Jules Verne adlı restoranda yerinizi ayırtın; başlangıçlara 60, şaraba ve ana yemeklere 100'er euro vermeyi göze alın. Birinci ve ikinci katlarda daha makul fiyatlarda kafe ve restoranlar da bulunmakta merak etmeyin. Yukarıda en az bir saat geçirin, hatta gün batımında gidin; atmosferi bir başka oluyor.<br />
<br />
<a href="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SExMw30oBII/AAAAAAAACAw/ngZQD8aN7Ts/s1600-h/IMG_0461.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5209623271462929538" src="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SExMw30oBII/AAAAAAAACAw/ngZQD8aN7Ts/s400/IMG_0461.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a><a href="http://bp2.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SExMxokyGFI/AAAAAAAACBA/CpSp0zosn0k/s1600-h/IMG_0494.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5209623284549818450" src="http://bp2.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SExMxokyGFI/AAAAAAAACBA/CpSp0zosn0k/s400/IMG_0494.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a><a href="http://maps.google.com/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=eiffel+tower+paris&ie=UTF8&ll=48.858151,2.294726&spn=0.005351,0.01369&z=17">Harita</a>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Eiffel Tower, Paris, France48.858205 2.29435948.8440875 2.2651765 48.872322499999996 2.3235415tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-26638596940223193052008-04-20T18:58:00.002+01:002010-05-03T16:34:23.801+01:00Hohensalzburg Fortress, Salzburg<a href="http://bp2.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxOiwAdcqI/AAAAAAAAB9w/6XNhX3U3vdo/s1600-h/IMG_0377.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5205121628242801314" src="http://bp2.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxOiwAdcqI/AAAAAAAAB9w/6XNhX3U3vdo/s400/IMG_0377.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 359px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 481px;" /></a><span id="aw3l5" lang="EN-GB"><span id="aw3l6" style="font-size: 100%;"><span id="aw3l7"><br />
</span></span></span><br />
<div class="MsoNormal" id="aw3l4" style="font-family: georgia; margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="aw3l5" lang="EN-GB"><span id="aw3l6"><span id="aw3l7"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Ne Zaman Gittik?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Nisan 2008 </span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l9" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="aw3l10" lang="EN-GB"><span id="aw3l12"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l13" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="aw3l14" lang="EN-GB"><span id="aw3l15"><span id="aw3l16"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l13" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="aw3l14" lang="EN-GB"><span id="aw3l15"><span id="aw3l16"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Neler Okuduk?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Hohensalzburg Fortress olarak bilinen 900 senelik kale Avrupa’nin en büyük (14 bin m²) ve en korunaklı istihkamlarından. Alman Imparatoru ile o zamanın Papa'sı arasındaki çekişmeler sürerken halkı ve din adamlarını koruma amacıyla inşa edilmiş. Roman duvarlarıyla çevrili olan yapıya, her yeni gelen Archbishop tarafından ilaveler yapılmış. Günümüzde Salzburg şehrinin önemli taşlarından biri olsa da mülk özel bir federasyona ait. </span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l18" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="aw3l19" lang="EN-GB"><span id="aw3l21"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l22" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="aw3l23" lang="EN-GB"><span id="aw3l24"><span id="aw3l25"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l22" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="aw3l23" lang="EN-GB"><span id="aw3l24"><span id="aw3l25"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Neler Gördük?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Yürüyerek gezebileceğiniz, Mozart’in Salzburg şehrinde başınızı biraz yukarı kaldırdığınızda her yerden görebileceğiniz kale, şehrin en güzel manzaralarını izleyebileceğiniz tek yer. Filmlerden hatırlayacağınız bembeyaz kuleleri biraz solmuş renkte olsa da heybetli. Audio Guide tur ile kalenin önemli odalarını, kukla ve işkence müzelerini gezerek o zamanların tarihi ve kültürünü öğrenebilirsiniz. </span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l27" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="aw3l28" lang="EN-GB"><span id="aw3l30"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l31" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="aw3l32" lang="EN-GB"><span id="aw3l33"><span id="aw3l34"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="aw3l31" style="font-family: georgia; margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="aw3l32" lang="EN-GB"><span id="aw3l33"><span id="aw3l34"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Gideceklere Öneriler:</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Kapitelplatz meydanından Festungsgasse’yi takip ederek kaleye 20 dakikada tırmanabileceğiniz gibi, yaklasik 200 sene once yapılmış funikulerle de yukarıya 1 dakikada ulaşabilirsiniz. Kukla müzesini mutlaka gezin. Şehrin fotoğraflarını çekmek için uygun bir ışık varken gidin. Yazın geç saatlere kadar açık olan kale duvarları içerisinde kafeler bulunmakta. Toplam geziniz 3 saati bulmayabilir, gideceğiniz zamanın kalabalığına bağlı olarak tabii.</span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="aw3l31" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><a href="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxOhgAdcoI/AAAAAAAAB9g/AoM_TD0p3HA/s1600-h/IMG_0351.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><br />
</a></div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="aw3l31" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><a href="http://bp0.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxOiQAdcpI/AAAAAAAAB9o/PbHIHaBlzxc/s1600-h/IMG_0350.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5205121619652866706" src="http://bp0.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxOiQAdcpI/AAAAAAAAB9o/PbHIHaBlzxc/s400/IMG_0350.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a></div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="aw3l31" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><a href="http://bp2.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxwHwAdcsI/AAAAAAAAB-A/NoIAdg3rDGM/s1600-h/IMG_0355.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5205158547781677762" src="http://bp2.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxwHwAdcsI/AAAAAAAAB-A/NoIAdg3rDGM/s400/IMG_0355.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a></div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="aw3l31" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><br />
</div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="aw3l31" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><a href="http://maps.google.co.uk/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=salzburg&ie=UTF8&ll=47.796753,13.046865&spn=0.021016,0.057335&z=15">Harita</a></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Salzburg, Austria47.800499 13.0444147.7428455 12.9276805 47.8581525 13.161139499999999tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-9060797036456954242008-04-18T20:15:00.004+01:002010-05-03T16:37:46.055+01:00Salzburg, Avusturya<div class="MsoNormal" id="x_ha39" style="font-family: georgia; margin: 0cm 0cm 0pt;"><a href="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDX0bQAdclI/AAAAAAAAB9I/GXgllaQPmts/s1600-h/IMG_0315.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5203333693487018578" src="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDX0bQAdclI/AAAAAAAAB9I/GXgllaQPmts/s400/IMG_0315.jpg" style="cursor: pointer; display: block; height: 373px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 497px;" /></a></div><b><span class="Apple-style-span" style="font-weight: normal;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></b><br />
<span id="x_ha9" lang="EN-GB"><span id="x_ha10"><span id="x_ha11"><span style="font-weight: bold;"> <span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Ne Zaman Gittik?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Nisan 2008</span></span></span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span><br />
<div class="MsoNormal" id="x_ha13" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha14" lang="EN-GB"><span id="x_ha16"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="x_ha17" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha18" lang="EN-GB"><span id="x_ha19"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></div><div class="MsoNormal" id="x_ha17" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha18" lang="EN-GB"><span id="x_ha19"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Neler Okuduk?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span><span id="x_ha23"><span id="x_ha24"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Wolfgang Amadeus Mozart'ın doğduğu ve yaşadiği şehir, The Sound of Music (Neşeli Günler) müzikalinin ve filminin şehri, küçüklüğüne rağmen 3 üniversitesi bulunan Alpler’in eteğindeki Almanya sınırındaki Avusturya şehri 1997’den beri Unesco koruması altında. Salzburg’un anlamı Tuz Kalesi demek ve bu isim de 8.yy’da Salzach Nehri’ndeki tuz ticaretinden dolayi verilmiş. Şehirde Almanca konuşulmakta ve genç nüfüs, üniversitelerden dolayi, çoğunluğu oluşturmakta.</span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="x_ha26" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha27" lang="EN-GB"><span id="x_ha29"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="x_ha30" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha31" lang="EN-GB"><span id="x_ha32"><span id="x_ha33"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="x_ha30" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha31" lang="EN-GB"><span id="x_ha32"><span id="x_ha33"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Neler Gördük?</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> Masal şehir Salzburg’ta Mozart’in doğduğu ve yaşadığı evin dışında, dünyaca ünlü barok mimarisinin ağırlıklı olduğu Old City denilen bölgenin evleri ve katedrallerini, Mirabell bahçelerini, nehir kıyısını ve köprülerini, Hohensalzburg Kalesi'ni, Festival salonunu, merkezdeki tüm meydanlari, pazarları gördük şehri yürüyerek gezdiğimiz için. St Peter kilisesinin bir salonunda Mozart’in ünlü eserlerinden oluşan mükemmel bir piyano konseri dinledik. Gardan otobüse binip Parsch’a gidip, yürüme rotalarından birini seçerek dağlarda, çayırlarda temiz Avusturya havasına doyduk.</span></span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="x_ha35" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha36" lang="EN-GB"><span id="x_ha38"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" id="x_ha39" style="margin-bottom: 0pt; margin-left: 0cm; margin-right: 0cm; margin-top: 0cm;"><span id="x_ha40" lang="EN-GB"><span id="x_ha41"><span id="x_ha42"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"><br />
</span> </span></span></span></div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="x_ha39" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><span id="x_ha40" lang="EN-GB"><span id="x_ha41"><span id="x_ha42"><span style="font-weight: bold;"><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;">Gideceklere Öneriler:</span></span><span class="Apple-style-span" style="font-family: Verdana, sans-serif;"> 2-3 günde rahatlıkla gezebileceginiz şehirde, en onemli yer Old City ve nehrin kenarları. Gar bölgesine ve kuzeyine gitmeye gerek yok. Residenz Meydanı'nda 35 çandan oluşup 40 farklı ses çıkaran ve her saat başı çalan Glockenspiel’i ve yerlilerin gittiği yerlerde Mozart'ı dinleyin. Kukla tiyatrosuna gidin ve Mozartqukel denilen yuvarlak çikolataları buraya mahsus, bir deneyin. Nehir kenarındaki eski otelin ünlü kekinden tadın ve tabii yerel bira için. Şaşırtıcı, ama etrafta orada yaşayan epey Türk olduğunu göreceksiniz.</span><br />
</span></span></span></div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="x_ha39" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><br />
</div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="aw3l31" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><a href="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxOhgAdcoI/AAAAAAAAB9g/AoM_TD0p3HA/s1600-h/IMG_0351.jpg" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5205121606767964802" src="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/SDxOhgAdcoI/AAAAAAAAB9g/AoM_TD0p3HA/s400/IMG_0351.jpg" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a></div><div class="MsoNormal" face="georgia" id="x_ha39" style="margin: 0cm 0cm 0pt;"><a href="http://maps.google.co.uk/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=salzburg&ie=UTF8&ll=47.796753,13.046865&spn=0.021016,0.057335&z=15">Harita</a></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com056414 Salz, Germany50.5089281 7.958638550.4816356 7.9002735 50.5362206 8.0170035tag:blogger.com,1999:blog-2966723421830454283.post-14487519291228349572008-03-18T23:12:00.002+00:002009-08-22T18:10:49.110+01:00Coit Tower/Telegraph Hill, San Fransisko<a href="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/R-BRxP-DVpI/AAAAAAAABoI/rqBxYn2EMYQ/s1600-h/IMG_9414.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5179229478018307730" src="http://bp1.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/R-BRxP-DVpI/AAAAAAAABoI/rqBxYn2EMYQ/s400/IMG_9414.JPG" style="cursor: pointer; display: block; height: 537px; margin: 0px auto 10px; text-align: center; width: 403px;" /></a><br />
<span style="font-weight: bold;">Ne Zaman Gittik?</span> Mart 2008<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Okuduk?</span> 1853 yılında batıdaki ilk telgraf istasyonun kurulduğu tepe Mark Twain dahil birçok ünlü artist ve yazara ev sahipliği yapmış. Lillie Hitchcock Coit San Fransisko yangınlarında birçok tanıdığını kaybetmiş ve kendisini itfaiye işlerine adamış bir bayan ve ölümünden sonra çok sevdiği şehre kendisini hatırlatacak bir anı bırakmak istemiş. İtfaiye hortumunu andıran kule, şehri 360 derece kuşbakışı görmenizi sağlamakta ve giriş katındaki resimlerde 1930ların Kaliforniya'sı sergilenmekte.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Neler Gördük?</span> Lombard'ın kıvrımlarından kendinizi aşağı bırakıp Coit Kule'ye tırmanmak, San Fransisko'nun tepelerini yaşamaya birebir. Dönerek çıktığımız açık alanda ücretsiz park yeri bulunmakta. Giriş katındaki resimler kulenin duvarları ve pencereleriyle bütünleşmiş. Asansörle çıkılan kuleden güzel fotoğraflar çekmenin yanı sıra şehrin genel yerleşimi, sokakları ve tepeleri harika görünmekte.<br />
<br />
<span style="font-weight: bold;">Gideceklere Öneriler:</span> Giriş ücretinin 5$ civarında olduğu kule, olmazsa olmazlardan bir yer; fakat kulede camların ardından fotoğraf çekmek zorundasınız. Amerika'nın her yerinde olduğu gibi asansörü çalıştıran bayan bahşiş beklemekte. Kule akşam 5'te kapanıyor, fakat üzerinize ceketinizi, elinize kahvenizi alıp gece de tepeye tırmanıp şehrin ışıklarını izlemeniz önerilir.<br />
<div style="text-align: center;"><a href="http://bp3.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/R-BRwv-DVoI/AAAAAAAABoA/ATaol-JpNEk/s1600-h/IMG_9252.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5179229469428373122" src="http://bp3.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/R-BRwv-DVoI/AAAAAAAABoA/ATaol-JpNEk/s400/IMG_9252.JPG" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a><br />
<a href="http://bp3.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/R-BRxv-DVqI/AAAAAAAABoQ/WYXe9XVy5F0/s1600-h/IMG_9266.JPG" onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}"><img alt="" border="0" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5179229486608242338" src="http://bp3.blogger.com/_Rgi_Bc2PxOE/R-BRxv-DVqI/AAAAAAAABoQ/WYXe9XVy5F0/s400/IMG_9266.JPG" style="cursor: pointer; display: block; margin: 0px auto 10px; text-align: center;" /></a><br />
<div style="text-align: left;"><a href="http://maps.google.co.uk/maps?f=q&hl=en&geocode=&q=telegraph+hill,+san+francisco&ie=UTF8&ll=37.802019,-122.406406&spn=0.098878,0.22934&z=13">Harita</a></div></div>Denizhttp://www.blogger.com/profile/16882638825195409871noreply@blogger.com0Telegraph Hill, San Francisco, CA, USA37.8013407 -122.405667437.7843862 -122.4348499 37.818295199999994 -122.3764849